her gün football manager'dan oyuncu bulup türkiye'deki takımlara paylaştıran kağıt ziyanı gazete. ayrıca bugünkü sorularıyla fenerbahçelilerin düştüğü durumu gözler önüne sermiştir.
hayır, bir de cevab veremedi moduna niye geçiyorsunuz hemen? zaten herşey yakında çıkacak ortaya.
bir ara bir hakeme "fener'i asamadın düdüğünü as" gibi aşağılık başlıklar atmışlığı var. böyle bir gazete var lan türkiye'de.. yemin ederim utanıyorum.
gazeteyi eleştiren arkadaşlarca asıl cevap verilmesi, objektif olarak irdelenmesi gereken gazetenin taraflılığı değil, soruların doğruluğu, anlatılmak istenendir.
yalan transfer haberleri olmuş, fenerbahçe yanlısı davranılmış, hiç farketmez. gazeteyi alma olsun bitsin.
sen gazeteye baktığında, kafanı kurcalayan, "lan?" dedirten satırları görüyorsan, gazeteyi siktiredip olaya odaklanacaksın.
ama yok benim niyetim belli, çirkefliğimi yaparım diyorsan, ben senin yerine veririm bakınızı..
fenerlilerin zor günlerinde tutabildikleri tek dal.
dal diyorum çünkü gazete falan değil yani. dal.
bugün buna destek çıkan fenerli'ye sorsan "hayatında fotospor aldın mı?" diye; belki uzun bir yolculuğa çıkacaksa ve yakındaki büfede fanatik, fotomaç bittiyse 1 ya da 2 kere almıştır.
şimdi ise babasının gazetesiymişçesine deliler gibi savunuyor.
gerçi aziz yıldırım'a baba demiyor mu bunlar? babalarının gazetesi doğru.
fenerbahçelilere acıyordum ama bugün daha çok acıdım. adamlar ciddi ciddi fotospor'u savunuyorlar ya...
taraftarların sorabileceği türden sorular sorarak fenerbahçeli trajını arttırmak için oynadıkları basit bir oyundur. siz de yiyin bu oyunu ve artık her gün fotospor alın.
türkiye' nin en ciddiyetsiz spor gazetesi. ronaldinho istanbul' a gelir, beşiktaşlılarla yemek yer, fenerbahçe ile sözleşme imzalar, galatasaray formasıyla poz verir.
bu tip haberler yapan bir gazetenin şike soruşturması hakkındaki haberi ne kadar ciddiye alınabilir? bu soru da benden.
aslında bir iki konuda önemli noktalara işaret etmiştir. ancak tabi ki bunlar da iddiadır.
bir galatasaraylı olarak benim de aklıma takılan bazı şeyler var. her şey sözüm ona çatır çatır basına açık bir şekilde gelişirken 19 maçlık şikelerde nasıl olurda sadece bir iki topçu yer alır ve hiç bir hakemin ismi olmaz? işin siyasi boyutu var mıdır? zamanında adnan polat'ın erdoğan ıslıklandığında o kadar yusuflaması aziz yıldırımın başına gelecekleri önceden bildiği için olabilir mi? yıldırım'ın 'cumhuriyetin son kalesiyiz' demeci ile alakası var mı? neden bu kadar acımasızca yargısız infaz yapılıyor? bu işlerin altında başka işler mi var? neden kimse bekleyelim görelim demiyor? neden ünlülerimiz mahkemelik her konuda anayasa hukukçusuymuşcasına 'olay mahkemeye intikal etti, artık hukuk konuşacak' derken herkes kendi kafasına göre milleti asıp kesiyor?
bir arkadaşım vardı hasta beşiktaş'lı, her gün bu gazeteyi alırdı, derdim yalan o gazete neden alıyorsun falan, o da abi içindeki hayaller bile güzel ondan alıyorum. düşündüm doğru ya sırf bu yüzden bile bu gazete hala yayında.