şu günlerde ankara devlet tiyatrosu akün sahnesinde sahne alan müzikaldir aynı zamanda. suat derviş'in romanı, gülriz sururi tarafından müzikale uyarlanmıştır.
müzikal bence olağanüstü ve neredeyse gerçekdışı. oyuncuların rollerine uyumu, şarkıların sözleri, müzik, sahne geçişleri ve her şeyden önemlisi müthiş bir coşku ve içtenlik... anlatamayacağım kadar güzel, anlatamayacağım kadar muazzamdı benim için. beş yaşında bir çocuk gibi şapşal şapşal sırıtarak ayrıldım müzikalden. sihir gibi böyle... çok başarılı.
neyse, daha derli toplu objektif bilgi için: http://www.devtiyatro.gov.tr/eser/eser1630.asp http://www.ntvmsnbc.com/news/464842.asp
cevriye rolündeki hanımefendinin adı feray darıcı imiş.
bir de güllü rolündeki -ismini bilmediğim ve affına sığındığım- hanımefendiyi ayrıca anmak isterim.
ama tüm ekip şahaneydi bence. ellerine, dillerine sağlık.
bir de meşhur şarkı, şöyle değiştirilmiştir son kısımda:
denizlerin kumuyum kumuyum
baliklarin puluyum
aç koynunu ben geldim allahım
ben de senin kulunum
ben de allah kuluyum
müziğide güzel sözler zaten güzel ibrahim tatlıses de sölemiş daha ne olsun denen bir şarkıdır bu. gece bu vakitlerde dinlenirse kesinlikel bir duble rakı içirtir insana.
geceleyin yolda yururken her daim guvende olan insan. fosfor isigi yansitiyor ya. bir de ayna'nin acayip bir sarkisiydi bu. karakolda ayna oldugunu anlatmasi acisindan ogretici bir sarki.