" annem hep şöyle derdi: hayata devam edebilmek için geçmişi arkada bırakmak gerekir. benim koşmam da bununla ilgiliydi sanırım. 3 yıl, 2 ay, 14 gün ve 16 saat koştum.. "
Geçen gün izlediğim keşke daha önce izleseydim dediğim efsanevi filmdir. Forrest in naifliği ve her işte başarılı olması gerçekten de takdire şayandı ama aşk hayatında bunu pek fazla söyleyemedim. Jenny denen kız her batağa kendini sokuyor hayatını yıpratıyodu oysa farkında değildi ki kendinden daha çok seven ve hayatını şekillendiren birisi onun arkasından hep iyi niyet beslemiş ve karşılıksız sevgi beslemişti. Sonunda forrest la evlendi ama o da kifayetsiz kalmıştı. Unutmadan herkesin kalbinde bir Jenny yatar fakat önemli olan o Jenny nin size nasıl davrandığıdır...
efsane filmin en akılda kalıcı sahnelerinden biri de şüphesiz forrest'ın beyaz saray önündeki kalabalığa konuşma yaptığı an.
hippiler, vietnam savaşından gazi olarak dönen forrest'tan savaş hakkındaki hislerini açıklamasını isterler. ne de olsa savaş kötüdür. savaşta hayatı tehlikeye girmiş bir adamın söyleyeceği birkaç söz de bu anlamda etkili olacaktır.
forrest, her zaman yaptığı gibi hislerini dolandırmadan aktaracaktır.
sahneye çıktığında, o aheste konuşma tarzıyla aklına gelenleri söylemeye başlar.
fakat savaş, son derece iyi ve naif bir adam olan forrest'ın dürüst sözleri için fazla karanlık ve kirlidir. bir ordu mensubu gizlice yaklaşır ve kabloları sökerek konuşmayı sabote eder.
bağlantıyı tekrar kurmaya çalışsalar da, forrest sesinin duyulmadığının farkına varmadan konuşmasını sürdürür
bağlantı tekrar sağlandığında ise konuşması bitmiştir. gerçekten forrest hariç kimse (izleyiciler dahil) onun ne söylediğini bilmez. film de bu gizemle sona erer.
iyi ama ne forrest ne söylemiştir? her izleyici bunu merak etse de, bir muamma olarak kalmıştır bir defa.
neyse ki, kritik soru yıllar sonra tom hanks'e yöneltilmiş. "ne söyledin o sahnede be tom abi?"
o da söylemiş sağolsun. ne de olsa satırlarını ezberlemiş vaktinde. tam olarak şunları söylemiş:
"bazen insanlar vietnam'a gittiğinde, annelerine bacakları olmadan dönerler. bazen hiç dönemezler bile. bu kötü bir şey. bu konuda söyleyeceklerim bu kadar."
Kendi çocuğunu gördüğünde iki adım geriye gidip yüzünü korku kaplıyor. "O da benim gibi mi" demeden hemen önce. Eskiden o sahnede neler olup bittiğini anlamıyordum. BABA olunca anladım. Her izlediğimde yeniden ağlıyorum.
" birgün yağmur başladı ve tam dört ay sürdü. olabilecek her türlü yağmuru gördük. incecik yağmurlar, kocaman şişman yağmurlar... hatta bazen yağmur aşağıdan yağıyordu. "
efsane filmin en akılda kalıcı sahnelerinden biri de şüphesiz forrest'ın beyaz saray önündeki kalabalığa konuşma yaptığı an.
hippiler, vietnam savaşından gazi olarak dönen forrest'tan savaş hakkındaki hislerini açıklamasını isterler. ne de olsa savaş kötüdür. savaşta hayatı tehlikeye girmiş bir adamın söyleyeceği birkaç söz de bu anlamda etkili olacaktır.
forrest, her zaman yaptığı gibi hislerini dolandırmadan aktaracaktır.
sahneye çıktığında, o aheste konuşma tarzıyla aklına gelenleri söylemeye başlar.
fakat savaş, son derece iyi ve naif bir adam olan forrest'ın dürüst sözleri için fazla karanlık ve kirlidir. bir ordu mensubu gizlice yaklaşır ve kabloları sökerek konuşmayı sabote eder.
bağlantıyı tekrar kurmaya çalışsalar da, forrest sesinin duyulmadığının farkına varmadan konuşmasını sürdürür
bağlantı tekrar sağlandığında ise konuşması bitmiştir. gerçekten forrest hariç kimse (izleyiciler dahil) onun ne söylediğini bilmez. film de bu gizemle sona erer.
iyi ama ne forrest ne söylemiştir? her izleyici bunu merak etse de, bir muamma olarak kalmıştır bir defa.
neyse ki, kritik soru yıllar sonra tom hanks'e yöneltilmiş. "ne söyledin o sahnede be tom abi?"
o da söylemiş sağolsun. ne de olsa satırlarını ezberlemiş vaktinde. tam olarak şunları söylemiş:
"bazen insanlar vietnam'a gittiğinde, annelerine bacakları olmadan dönerler. bazen hiç dönemezler bile. bu kötü bir şey. bu konuda söyleyeceklerim bu kadar."
'' her türlü soruna rağmen hayattan keyif almak mümkün mü ? '' ve '' gerçek aşkı bulabilir miyiz ? '' sorularını yönelten kaliteli film.
tekrar tekrar izlense bile yeniden izleme isteği verir.