türkiye'de takım tutmanın avrupa'ya da sıcradığı şu günlerde beşiktaş, fenerbahçe, trazon, galatasaray farketmez kim hangi takımı tutuyorsa tutsun avrupa daki maçlarda kim oynuyorsa oynasın o takımı tutması gerekliliğinin haykırış sloganıdır. galatasaray avrupa'da başarı elde ederse bir fenerlinin sokağa atlayıp bayrak sallamasıdır. türkiye'nin buna çok ihtiyacı vardır.
birlik beraberlik geyiğinin futboldaki yansıması olan slogandır.
hiç bir arsenal taraftarı avrupa da başarılı diye Chelsea'yi desteklemez, bir chievo'lu veya bir roma'lı ne olursa olsun lazio'ya sempati duymaz, Olympiakos taraftarları bir türk takımını bile tutar ama Panathinaikos'u tutmaz, Manchester United'lılar ile Manchester City'lilerin barları bile farklıdır, iki ingilizin kavga etmesi için birinin liverpool'lu diğerinin everton'lu olması yeterli sebeptir, bir barça'lı ya da bir osasuna'lının real madrid'i savunması görülmüş şey değildir, bir boca'lıya brezilya forması dahi giydirebilirsiniz ama öldürseniz river forması giymez, kıtalararası maç oynanması hiç önemli değildir, vs. vs...
buralarda futbol, taraftarlık böyle iken bizde farklı olması beklenemez, avrupa başarısı ulusal gurur degil takımsal gurur saglar.
ha onlar gelişmiş ülkelerin, birey olabilmeyi başarmış insanları, biz her şeye kuvayi milliye ruhu ile sarılmalıyız diyorsanız bilemem.
ama uefa'da degil şampiyonlar liği'nde final oynasa barça'ya 3, chelsea'ye 5 çekse bile fener'i desteklemem arkadaş! fener'lilerde galatasaray'ı desteklemesin(normali de budur zaten).
dört büyük takım dışındakiler avrupada bir iki tur geçince tüm türkiye o takımı destekler. ama bu olay dört büyük takımda olmaz. zaten avrupada yapılan resmi maçlarda takımlar formalarına ülkelerinin bayrağını takmazlar. kural böyle.
