istanbul Üniversitesi'nde bi fizik profesörü, final sınavında öğrencileri tek tek odasına alıyomuş ve 100 puan değerinde bi soru soruyomuş: Otobüstesiniz, içerisi inanılmaz sıcak. Ne yaparsınız? Odaya giren öğrencilerin hepsi, Pencereyi açarım hocam; diyomuş. Kıl hoca bunun üzerine, Peki o zaman; pencereden giren havanın hızı nedir? diye soruyomuş. Soruyu duyan öğrenciler de apışıp kalıyomuş. Gak, guk Şudur, budur, ama yok. Haliyle hepsi odadan bi karış suratla çıkıyomuş.Sıra dersi üstten alan bi öğrenciye gelmiş. Bu çocuk da, artık o sene okulu bitirmeyi kafasına koymuşmuş. Hoca yine aynı soruyu sormuş: Otobüstesin ve içerisi feci sıcak. Ne yaparsın? Bizimki başlamış saymaya. Kazağımı çıkarırım, gömleğimi çıkarırım, fanilamı çıkarırım.Hoca bıyık altından gülerek sürekli, Başka, başka? diyomuş. Gazeteyle kendimi yellerim, başıma su dökerim. Hoca hala,
Başka başka deyince çocukcağız artık dayanamamış, Hocam, okulu bitirmem lazım, afedersiniz, anamı s..niz o pencereyi açmam!demiş.
Bir tren ...m/s hızla gidiyor. Bu sırada bir örümcek ...m/s hızla trenin camına tırmanıyor. Aynı zamanda hızı ... m/s olan yağmur damlası trenin camına kaç derecelik bir acıyla gelmelidir ki; örümceğe göre hızı ...m/s olsun? Buyrun burdan yakın.
Örümceğin biri arabanın ön camına ağ yapar. Bu ağa bir sinek takılır ve örümcek tarafından yenir. Fizik hocası, ağın gerilme kat sayıları, sineğin öz kütlesi, ağırlığı ve sindirim sonrası kaybolan kütle gibi değerleri verir ve öğrencilerden ağın gerilme eğrisini bulmalarını ister. Sorunun yanıtı x= 0 (Örümcek cama ağ yapmaz)'dır.
tüm bilimlerin başı, o olmadan diğerleri hakkında mantık yürütülemezdi. biyolojideki bile bir olayin sebebinin fizikten dogdugunu dusunursek ne kadar buyuk bir bilim oldugunu anlamıs oluruz. ilk okulda verilen matematik derslerinde bile cocuklara bak bir elma burda var bir elmada burda simdi ikisi yanyana say bakalım kac elma var cinsinden sorular sorulur, burda bile elmaların yer degismesi fizige baglidir.
okunması ve anlaşılması gereken bir olgu olarak görüyorum ben bu bilim dalını. fizik evrendeki olguları net olarak açıklamaya çalışan ifadeler vardır ve anlamaya çalışmak tıpkı felsefesi gibi zordur.
kuantum fiziğinde duvara atılan taşın ilerleyebilceğini öğrenirken bir sonraki modern fizikte hiç bir hızın ışık hızının üstüne çıkamaycağını öğrendiğimiz, kendi içinde çelişen ve öğrenciyi okuyup okuyacağına pişman eden ömür törpüsü bir bölüm...
mühendislik bölümlerinin sadece matematikten olustugunu sanan bünyeler(örnegin; rosie dunne) icin gercek anlamda kabus olan bir derstir. matematigin cok daha zoru, felsefenin cok daha karmasigi( (bkz: quantum fizigi), insanin anasindan emdigi sütü harbiden burnundan getiren (3 ay boyunca calisip gecilemeyen baska bir sinav daha yoktur herhalde) , "bu isin sonu ya bölüm degistirmeye yada timarhaneye bakar" diye insani kara kara düsündüren , illet bir derstir.
yunancası 'physikos' olan, enerji ve maddenin etkileşimini inceleyen bir bilim dalıdır. ilk bakışta hiç ilgisi olmadığı düşünülen arkeoloji, psikoloji, tarih vs. konularında önemli bir yardımcıdır.
kiminin kafayı yediği, kimin bıraktığı, kimininse bitirip bir einstein,bir newton olmayı hayal ettiği bölüm.
allah okuyanlara yardım etsin ve akıl fikir verisin.
