oldukça abartılmış bir olay gibi gelmekte bana nedense. her akşam, köşedeki bakkala girip çılgınlar gibi alışveriş yapıyorum ben, fiyatına bile bakmadan hem de. çok saçma yani bu olayı abartmak. bilemiyorum. veresiye defteri denen bir şey var keraneciler!
aile yanında yaşarken gıda alışverişleri sırasında yapıldığı fark bile edilmeyen eylemi onların yanından ayrıldıktan sonra dahi fark etmeyip tatilde bir gün aileyle alışverişteyken babanın fark edip ''fiyatlarına bakma yaa, canın ne istiyorsa alsana'' sözüyle durumun tadını çıkarmak güzeldir. bunu giyim alışverişinde de diyen bir baba olsa iyiydi ama.
ihtiyaçları ana babanın karşıladığı zamanlardan kalmadır. onun dışında oda dolusu paranız olsa dahi aldığınızın fiyatına bakmıyorsanız bu zenginlikten değil mallıktandır. ayrıca zengin dediğin insanlar üçün beşin hesabını en çok yapan sınıftır.
yengem olur kendileri. kendisini ikinci elizabet sanmaktadırlar. mağaza personelinin zengin sanıp paçalarına yapışması ile anlık ego tatmini yaratır. mutlu eder. dışarda ezilmişliği orda tatmin olur.
kişi tabii ki fiyatına bakmaz. çünkü yanında nakit, kredi kartında limit yoktur. gider bir markete canının istediğinin doldurur ve kasaya gelmeden önce sağa bir yere arabayı parkedip gider. böylelikle pahalılık gib i bir düşünceden sıyrılmış olur.
çocukluğumda bayram harçlıklarıyla bakkalda yapılan eylemdir.
Koflet ver, kaymaklı püsküü ver , cola ver, leblebi tozu ver, horoz şekeri ver, derken zaten bakkaldan bir çocuğun alabileceği ürünler btmiştir. Bayram harçlığın cebindeyken fiyat sormana tabiki gerek yok.
zengin eş bulanların yapacağı eylem , biz burada 9.99 u hesablayalım ..
tam bir bas bas paraları Leyla'ya paradoksu..Afiyet olsun hanımlar alın gitsin ohh mis.