+ bu ne kadar?
- 250 lira.
+ haa... peki, ee iyimiş, biz biraz daha bakalım bunu pek beğenmedim.
+ bunun fiyatı ne kadar acaba?
- 140 lira efendim. 2 alana bir bedava.
+ iyiymiş de şimdi ne gerek var 2 tane almaya, bir tane alırsam da kampanyanız boşa gider, en iyisi başka ürünlere bakıyım ben.
+efemdim bu kiyafet sanki size tasarlanmis gibi oldu, cok hos durdu.
- ehehh oyle mi cidden
Aynanin onunde 852 defa donuldukten sonra
- bunun fiyatini ogrenebilir miyim?
+ bu bilmem kimin bilmem ne tasarimi olup fiyati 2850 liradir efendim ama pesinde uzerinden %20 indirim uyguluyoruz
...
- hii %20 diyosunuz.. Ya bunun boyu biraz uzun mu dersiniz kisaltinca da buna olmaz yani. i-ih olmaz baksaniza
+ efendim boyu gayet kisa bir model
- yok ben daha kisa giyiyorum. Boyle rahat edemiyorum yani. Neyse ben ustumu degistireyim. Tesekkurleer.
lan herkes bu durumda yalan söylüyormuş meğer. kendimi çok içten hissettim. havanız kime? oradaki satış görevlisi de muhtemelen o şeyi alamayacak maddi durumda "aslında alırdım da beğenmedim" diye ona mı hava yapıyorsunuz?
bakarsın; der ki şu kadar para. haa o çokmuş ya! dersin teşekkür edersin bu kadar?
pahalı olan mal için içimizden "yuh, daha neler" deyip dışımızdan bahaneler uydurarak mağazadan uzaklaşma yollarıdır. ve en çok söylenen yalanlardan biri de şudur : hımm demek 200 lira, biz biraz dolaşalım, dönüşte uğrarız.
bayanların mekanizmayı devreye soktukları yalanlardır.
+ halime
- efenim cengiz?
+ ya yeter geberdim ya. Haftasonumuz avm lerde köyden indim şehire tadında geçiyor.
- ee
+ ya herşeyden 3 er 5er var zaten. Evlenince ne yapıcam ben senle
- şuradan şunu da alalım tamam.
+ Dünyayı aldın, bi benimkini almadın halime.
