Bakışını unuturken ben de
Kavuşmak demiştim hasretlere inat
Ateşe ve suya söz geçmez artık
Yel taşımaz sesimi
Uğultular cehennem kasvetidir
Her sokak kör bir karanlık
Oğul oğul neyleyim ben böyle günü
Har savurur yüreğimi volkanlar gibi
Şimdi yokluğunu düşünmek öldürür beni
Şimdi seni özlemek öldürür
Seni özlemek öldürür..
Munzurun kayaları acılarla örtülüymüş
Evvel zaman kahır zaman hep yiğitçe ölünürmüş
Bu kaçıncı ölümler
Bu kaçıncı kayıplar
Hangi kör kuytularda şahanımı vurmuşlar
Şahanım şah damarım
Firari sevdalım..
Özlemin yangın yeri
Ben yanıp tutuşanın
Gün değdi vurulup düştüğün yere
Gün değdi..
Kanatlandı göğsümdeki tomurcuk
Kırmızının yüzlerce tonunu gördüm
Munzurum seyrime düştü
Sohbetimi çığlıklar böldü,ağladım
Rüzgarın serinliğine bıraktım saçlarımı
Hüzünlü bir şarkıya içlendim
O saklı mekanları yas bürüdü
Gül biraz diyemedim
Ben hatıralara küstüm
Ben herşeye..
Ve zaman acıdan yana çıktı
Şimdi sensizliğin ölümündeyim oğlum
Şimdi sensizliğin ölümünde..
Hem içtendi hem güzel
Dolu dizgin coşardı..
Çoğu zaman düş dalgını
Hep esmerce bakardı
Duyduk ki vurulunca kapamış gözlerini
Anlı maviye dönmüş
Kilitlemiş ellerini
Şahanım şah damarım
Firari sevdalım..
Özlemin yangın yeri
Ben yanıp tutuşanın
Ben yanıp tutuşanın...