ülke bütçesinin en büyük gideri nüfus politikasından dolayı çocuk yapan ailelere para yardımı yapmasıdır.
oraya gidip hiç işe girmeden sadece 2-3 çocuk yaparak manyak para biriktirilir. yalnız hayat da ona göre pahalı tabi. bir kazağa 200 dolar veremem arkadaş. neyse demem o ki güzel ülke. severim.
akla ilk sarışın-iskandinavya-viking gelse de ilginç bir şekilde türklerle aynı soydan gelen halkların yaşadığı ülke. bizimkiler bok var kuzeye değil de anadoluya gelmiş dedirtir.
ismi türkçe'ye çevrilirken veya geçirilirken komik bir hata yapılmış ülke.
çoğu avrupa dillerinde kullanımı benzer olup, "finland" kelimesi, "fin ülkesi" anlamına gelmektedir. "-ye,-ya" ekleri ise "... ülkesi" anlamı katmak için kullanılır. bundan ötürü finlandiya demek, "fin ülkesi ülkesi" demektir ve saçma bir yanlış kullanımdır.
hakkında birçok dedikodu dolaşmakta. bunlardan birisi de vatandaşlarının akbil ya da kart falan basmadan direkt metroya veya otobüse biniyor olmalarıdır.
yahu arkadaş dünyada böyle ülkeler var bu şekilde yaşayan insanlar da var ha. vay anasını. abi biz napıyoruz allah aşkına?
biz niye bölgede en güçlü devlet olmaya çalışıyoruz da niye bu finlandiyalılar bu gibi şeyleri siklemiyorlar bile?
biz rahatsız mıyız? dengesiz miyiz?
'beyaz zambaklar ülkesinde' kitabının çıktığı topraklar. başkent helsinki' de bile sokaktaki insan sayısı azlığı kendinizi terk edilmiş bir film setinde gibi hissetmenize sebep olabilir. soğuktan daha bıktırıcı olan ise rüzgar. ancak ülkenin kuzeyine gittikçe (ivalo) Lapland'in güzel doğasına hayran kalmamak mümkün değil. kakslauttanen'daki cam iglolar da kuzey ışıklarının izlenebileceği en güzel yerlerden biri olarak bu ülkede yer almaktadır.