öyle bir durumdur ki finlandiya da kadın olmak, yazara gel türkiye de kadın ol demek geldi içimden. yalnız bizim ülkemizde de devlet seni korumaz ona göre. burada iyi yaşamak için bir örgüte veya cemaate üye olmak zorundasınız. yoksa burada da silinip gidersiniz. kocanız sizi öldürmeye kalksa hatta öldürmek üzereyken yakalansa o kocaya ''bir daha yapma'' denilerek serbest bırakılır. e tabi doğal olarak o koca sizi ikinci denemesinde öldürür. sonra tüm kamu oyunun dikkati o yöne çevrilir ve hiçte samimi olmayan bir ses duyulur ''bu ülkede kadına şiddet var ve şiddeti şiddetle kınıyoruz'' ne kadar şirret bir söylem samimi olmadığı için.
bence bir daha düşün derim, başka bir ülkeye bak istersen. senin anlattıkların ve benim anlattıklarımdan ortaya çıkan sonuç, her iki ülkede kadınlar için yaşanılası yerler değiller.
türkiye'de kadın olup değer görmek çok az kişiye nasip olmaktadır, bu kişir de evde gerekli saygıyı görüp dışarıda her an taciz/tecavüz/orospu damgası yeme/dayak gibi durumlarla karşı karşıyadır.
korkarak yaşamaktansa duygusuz bir hayat daha tercih edilebilirdir ve hep öyle kalacaktır. kocası tarafından sevildiği için her gün 3 kadın ölüyor bu memlekette!
