insanı hayattan soğutan 2 haftadır. geçmek bilmez bir türlü... depresyon halleri, 3 ü 1 arada nescafeler, göz altı torbaları ve sivilceler en büyük dostunuzdur final dönemlerinde.
ders çalışmak bahanesiyle evde geçirilen 10-15 günlük süreç.
her seferinde bir hırsla, kendi kendime ders çalışıcam artık dememe rağmen uyku uyumak hariç her şeyi yaptığım zamanlardır.
o dönemlerde izdivaç programları bile çok ilgi çekici.
Bağlanmayacaksın finallere öyle körü körüne,
Finallerden geçerim demeyeceksin,
Demeyeceksin işte.
Kalırsın çünkü.
Öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki,
Çok çalışmayacaksın mesela,
Hoca bırakırsa kırılırsın ve zaten genellikle hocalar hep bırakır..
eğitim sistemimizin kanayan yarası diye tabir edebileceğimizdir.
saat şuan 04:29
çayım var
sigaram var
tempobet'te param var
çakmağım var
şevval sam var
bir de 4 saat sonra çok önemli bir sınav var. sizce sınav mı daha önemli, yoksa şuan yaşadığım kafa mı? tabi ki şuan yaşadığım kafa önemli. dersleri finallerde veremezsen, bütte verirsin. bütte de veremezsen yaz okulunda verirsin. yaz okulunda da veremezsen, tek ders sınavlarında verirsin. tek ders sınavlarında da veremezsen, veremezsin. olmuyorsa olmaz. net.
yarından itibaren tepeme binip iki hafta süreyle anamı ağlatacak dönem.hele ki makina mühendisliği okuyorsanız tadından yenmeyecek dönemdir.vize dönemi sözlükte en çok dolandığım dönem olmuştu.finallerde tekrarlanmaması dileğiyle.
eğer iibf öğrencisi iseniz yıl boyu makyajlı, süslü püslü gördüğünüz onlarca kadının final sınavları süresince paspal, makyajsız ve doğallıklarıyla görebilmeniz demektir. zombi gibi oluyor insan onlar da haklı tabi. ama tespit çok yerindedir, özellikle ikinci öğretim öğrencisi iseniz sınavları sabah 9'a koymuşlarsa görülesi ibret alınası bir durum halini alır.