kelebek etkisinden daha başarısız oldugunu düşündügüm filmler serisidir.
izledikten sonra inşaatlardan ve belediyenin açmış oldugu çukurların yanından geçerken türlü türlü fanteziler üretilir , paranoya yapma ihtimali vardır.
ilki süper olan ikincisi kötünün iyisi olan üçüncüsü s.çan film serisi. ilki seyredildiğinde artık banyoya mutfağa dikkatli girilmiş perde havalandığında s.ktir ya geldi mi acaba diye yersiz korkulara kapınılmıştır. ikincisi üzerimde fazla bir etki bırakmamıştır. üçüncüsü zaten komedidir üzerinde konuşmaya değmeyecek kadar gereksiz bir filmdir.
4.sü hepsinden daha klişe olan, vahşi şekilde ölüm konusunu abartmış, hiçbir yaratıcılığı olmayan, saçma, mantıksız, en dallama olan karekterin en önce öldüğü 18.yy klasik gerilim filmlerden farksız sinema filmi. ilki etkileyici sayılabilirdi tabi.
devon sawa, ali larter, kerr smith, kristen cloke, daniel roebuck, roger guenveur smith gibi oyuncuların bulunduğu 2000 yapımı filmdir. 9 yıl önce ablamla izmir çiğli kipaya gidip izlemiştik, filmin konusunu falan bilmeden ve film'in başındaki uçak sahnesiyle beraber tahmin edebileceğiniz gibi şok geçirmiştik, "noluyo lan" diyerek. zaten bence başında bulunan uçak kazası sahnesi tüm serinin en iyi ölüm sahnesidir*
Anlam vermekte zorluk çektiğim filmlerden biri. Mutfak masasındaki su bardağını alırken yere düşürüp kırmak ve almak maksadıyla eğilirken neden orda olduğunu bilemediğimiz omlet tavasına çarpmak ve bu suretle üstümüze dökülen tavanın sıcaklığından kaçmak için refleks yapıp sıçrarken elimizi evyedeki bıçaklardan birine çarpmak ve o bıçağın havada taklalar atması suretiyle gidip masaya saplanması ve bizim de ucuz atlattığımızı düşünmemiz sebebiyle yere düşen tavayı almak için eğilirken .... öfff! Bu ne yaa!
anlayanlar için filmin bütün serileri baglantılıdır. güzel bir seridir, şu ana kadar kaç kez izledim bilmiyorum. izledikten sonra da her yeri kontrol ediyorsunuz, yattığınızda duvardan üzerinize düşecek bir tablo var mı, kitaplık üzerime devrilse ne olur gibi paranoyak sorular aklınıza geliyor.
sinema kültürü olanlar için gerçekten güzel bir seridir. anlayarak ve her sahnesine dikkat edilerek izlendiğinde, 1.serideki bir olayın 4.seride karşınıza çıkabilmesi muhtemel. serileri izledikçe ölümler daha tahmin edici oluyor ve bu ayrı bir zevk katıyor tabiki. seriler uzadıkça seyir zevki azalmış oda ayrı bir konu.
yılar önce star tv'de ilk kez izlediğimi hatırlıyorum. tabii daha sonra bu seriyi çok defa seyrettim. bu 5 filmden en beğendiğim ilk film haliyle. çünkü her şey bu filmle başlıyor. hem oyuncu kadrosuyla da göz dolduruyor. Ali Larter, Seann William Scott'ı bu filmle tanımıştım. hayranlık uyandıran bir senaryo, herkesin teker teker ve acımasız bir şekilde ölmesi filmi sevmeme nedendir. scream serisiyle bu seri benim için baş tacıdır. her açıp izlediğimde aynı tadı ve keyfi veren ender filmlerden bir tanesi. her ne kadar filmin türü korku diye bilinsede bence daha çok psikolojik gerilimdir. bu filmi de o abuk subuk korku-gerilim türü salak amerikan filmlerinin yerine koymayalım. beğenirsin beğenmezsin, saygım sonsuz. sonuçta zevkler ve renkler tartışılmaz. final destination herşeyiyle iyi ve kaliteli bir film. son olarak filminden de bir ders çıkarılacaksa ''ölümden kaçamazsın'' arkadaş.