filozofların kadın düşmanlığı

    13.
  1. sokratik sorgulamalar ve diyalektizm göstermiştir ki; evliliklerinde mutsuz olan çirkin erkeklerin filozof olma olasılıkları daha yüksektir.
    22 ...
  2. 1.
  3. kant, kierkegaard, comte, schopenhauer, nietzsche... bu liste uzatılır da uzatılır, antik dönem filozofları da aynı şekilde.

    kant kadınlara büyümüş çocuklardır der. kierkegaard "baştan çıkarıcının günlüğün"de kadınlar çiçektir şairlerin betimlediği gibi ama sadece çiçektirler biyolojik canlılardır der.

    schopenhauer " cinsel aşkın metafiziği "de uzun uzun kötüler kadını " anca cinsel istençle bulutlanmış gözler, geniş kalçalı dar omuzlu ve büyük göğüslü bir varlığa güzel diyebilir. " der. " onlar edebiyatla yada sanatla ilgilenseler bir derinliği olmayan gülünç yapıtlardan ileri gidemezler " der.

    oscar wilde kadınları anlamaya çalışmayın sadece sevin der. kadını ötekinin ötekisi yapar. j.j. rousseau'un emile romanından söz etmeye gerek yok.

    fakat dedikleri gibi olmamıştır. günümüzde matematiğin nobelini bir kadın almıştır. hannah arendth "totaliterizmin kökeni"ni yazmıştır. simone de beauvoir "ikinci cins" i elizabeth loftus " savunma tanıklığı " bastırılmış anı efsanesi " gibi gibi gibi... sonuç olarak dedikleri gibi olmamıştır. birçok filozofun birçok konu hakkında dediği olmadığı gibi. fakat herşeylerini de yadsıyamayız "güç istenci"ni " tragedyanın doğuşu " nu " deccal " i " arı usun eleştirisi " ni " istenç ve tasarım üzerine dünya" yı ya da " toplum sözleşmesi " postmodern sürrealist şiirlerini gibi gibi...
    12 ...
  4. 2.
  5. en başta aristo olmak üzere sırayla kant, schopenhouer ve nietzsche çirkin oldukları ve içinde bulundukları toplumlarda soylu kadınlar tarafından beğenilmediklerinden, gerek geçmiş yaşamlarından biriktirdikleri öfke ve nefretin aktarımı olarak, gerekse gerçek anlamda tutkulu bir aşk yaşayamadıklarından olsa gerek saplantılı ve anlamsız kadın düşmanlıkları geliştirmişlerdir felsefelerinde.

    aristo; kadınları doğanın bir garabeti, evcilleştirilmiş bir hayvandan biraz daha üstün bir yaratık olarak tanımlar. kendinden 20 yaş küçük 17 yaşındaki eşine hayatı zindan eder ve genç yaşında kederinden ölür kadıncağız. kant; tüm hayatını planladığı dakikaları ve saatleriyle yaşadığı için evliliği hayatına karşı büyük bir tehdit olarak algıladığından evlenmez ve evliliği insanı arzu nesnesine dönüştüren dünyanın en büyük ahlaksızlığı olarak tanımlar. schopenhouer; annesine olan öfkesi ve nefreti yüzünden kadınlarla ilgili demediğini bırakmaz. nietzsche işi inek demeye kadar götürür.

    hepsinin ortak noktası ne mi; gerçek anlamda mutsuz ve yalnız olmaları. arzu nesnesi tanımlaması yapan kant ın arzudan ve hazdan bihaber olması enteresandır. schopenhouer ve nietzsche o sakalla o bıyıkla hangi kadın sizi napsın allah aşkına. üzerinizdeki yıldızlı gökyüzüne ve içinizdeki ahlak yasasına bakacağınıza keşke biraz aynaya baksaydınız efendim.
    15 ...
  6. 7.
  7. Çoğu zaman Schopenhauer ve Nietzsche kadın ve evlilik düşmanı bir mizojin olarak okunur.

    S.Freud bu durumu şöyle açıklar; Çocukluğunda annesinden beklediği gibi sevgi göremeyen erkekler kadınların da tıpkı annesi gibi kendisini sevmeyeceklerini sanır. Evlilikten de nefret etmeye başlar.

    Schopenhauer'un kadın düşmanlığı geniş ve oldukça derin. aslında bir kadın delisidir lakin tıpkı kadınlarla doğru düzgün bir birlikteliği olmayıp aşktan yana yüzü gülmeyen Kafka gibi tüm aşkları hüsranla sona ermiştir.

    Kadın düşmanlığının çıkış noktası annesidir, kendi ağzından: "Hasta ve sakat babam yatağa çakıldığında, eğer valide hanımın vermediği şefkati iyi yürekli sadık bir uşak üstlenmeseydi, aç ve susuz, ölüme terk edilecekti. Babam, yukarıdaki katta yalnızlığın karanlığına kayarken, valide hanım aşağıdaki katta suareler verirdi. Babam acılar içinde kıvranırken o eğlenirdi. işte kadınların aşkı!"

    Annesine olan düşmanlığı ve nefretini bu şekilde vurgulayan Schopenhauer, babası intihar ettikten sonra sevgilisini eve alıp kendisini kapıya koyan annesine karşı son derece haklıdır.

    Belki de Schopenhauer bu şekilde Annesinden intikam almaktadır.

    Nietzsche için (bkz: lou salome#42653325)
    9 ...
  8. 16.
  9. Filozof olmalarının nedeni oldukları içindir. Aşk ve nefret ilişkisidir aslında. Onca düşüncelere daldırıp, aylarca, yıllarca, ve hatta hayatları boyunca her şeyi sorgulamasını sağlayan o varlık.
    3 ...
  10. 14.
  11. Arthur schopenhauer’ in zaman zaman dile getirdiği düşmanlık.
    2 ...
  12. 4.
  13. Eğer doğruysa feminaziler kudurur.
    2 ...
  14. 25.
  15. rasyonel sebeplerle değil tamamiyle psikolojik sebeplerle ortaya çıkan düşmanlıktır.
    bu filozoflardan biri de karısını boğarak öldüren althusserdir. ikinci dünya savaşında nazi kampına esir düştüğü dönemlerde kendini özgür hissettiğini çünkü annesinin orada olmadığını söylemiştir. sanırım kadınlarla ilgili problemler hem anne ile olan çatışmadan doğuyor.
    1 ...
  16. 2.
  17. dostunu yakın tut düşmanını daha yakın.
    1 ...
  18. 10.
  19. " kadın adamı ya mutlu eder ya da filozof " kuralından dolayı.
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük