fight club'da:
edward norton'un kendini haşat ettiği sahne ve sonrasında yüzündeki mutlu ifade.
hayat güzeldir'de:
alman subayının dediklerinin italyanca tercüme edildiği sahne ve filmin sonunda roberto benigni'nin oğlunun önünden oyun yaparak geçmesi ve öldürülmesi.
olağan şüpheliler'de:
kevin spacey'in topallayarak yürürkenki evrimi.
yüzüklerin efendisi ilk filmi: yüzük kardeşliğinde, moria madenlerinde gandalfın balrog tarafından öldürülmesinden sonra frodo'nun "yoooo!!! gandalf!!!" diye bağırması.
yüzüklerin efendisi ikinci film'de miğfer dibi muharebesinde lorien'li haldirin elf savaşçılarıyla beraber rohan'ın yardımına geldiği sahne. her ne kadar kitapta olmasada filme eklenmiş etkileyici bir sahneydi.
yanılmıyorsam taxi filminin 2. serisiydi, Samy Naceri'nin Lilly Bertineau'u caddenin ortasına yatırıp seks yaptığı ve toplanan kalabalığın tezahürat yaptığı, sonra da Lilly Bertineau'nun kalkıp çantası elinde sağa sola sallayarak devrilmemek için ayakta zor durup yürüdüğü sahne. acayipti hakkaten o sahne.
the pianist'te: bir nazi subayına yakalanan spilzman'ın adama piyano çaldığı sahne ve nazilerin yaşlı, tekerlekli sandalyeye mahkum adamı sandalyesi ile birlikte balkondan aşağı attığı sahne.
fight club filmin sonu. edward norton ile helena bonham'ın elele tutuşup binaların yıkılışını seyrettiği an. tabi arka planda da "where is my mind" çalmaktadır. o an bu şarkı ile mükemmel olmaktadır.