kendini aşka kapatmış, duygularını kontrol edebilen, erkeklerle olan diyaloğunu olması gerektiği yerde tutabilen sıkı kadınların çoğunun en olmadık yerde aşka tutulması hatta ve hatta aşık olduğu adam karşısında eriyip bitmesi, kesin olan tabularını bile yıkıp yatağa girmesi.**
aşklarını ilan eden çifte kumruların sürekli olarak şair edasında konuşmaları hep şaşırtır beni. o kadar cafcaflı lafı o anda nasıl akıllarına getiriyorlar anlamış değilim. gerçek hayatta öyle mi oysa? konuşursun, konuşma bittikten sonra da lan keşke bunu da söyleseydim kızı daha çok etkilerdim denir.
hakkını helal et adlı dizi filmde gördüğüm olay buna örnek olabilir. . şöyle ki: teması kul hakkı olan dizide earl kişisi * arkadaşına muhasebe işi bulur arkadaşı tereddüte düşer ardından earl kişisi "matematikte hep senden kopya çekerdim unuttun mu?" der. kopya kul hakkı değil midir yav? *
uzaktan adam vurma sahnelerinde* önden sesin duyulması az biraz sonra da merminin hedefe isabet etmesidir. yivli tüfeklerde kullanılan mermiler genel itibariyle namluyu ses hızının zaten çok çok üstünde bir hızla terkeder. 300 metre falan civarındaki mesafelerde ise genelde kurşun hedefe sesten önce ulaşır. bu durumu filmlerde gördüğüm zaman hep saçma gelirdi bana...
1-Aksiyon filmlerinde kurşunun hiç bitmemesi.
2-Kahramanımızın neredeyse ölecek hale gelmesi, ama bunun ardından tüm düşmanı öldürmesi.
3-Kurşuna falso vermek?! (bkz: Wanted)
...
filmin kendi kurgusuna ve hikayesine aykırı, açıklanması mümkün olmayan sahnelerdir. matrix reloaded'in final sahnesinde neo nun matrixe bağlı olmamasına rağmen sentinelleri düşünce gücüyle imha etmesi ve matrix revolutions'da kör olmasına rağmen görebilmesi bu saçmalıklardan bazılarıdır.
bir türk filminden..
bir genç kaza geçirip ameliyata alınır. doktor ameliyattan çıkınca genci yaşlısı herkes başına toplanır ve doktor elimizden geleni yaptık kurtulmaz der ama taze kan lazım der. yaşlılar hemen atlar biz verelim diye. doktorun tepki serttir. taze kan dedim bayat değil diyip genç kızları içeri alır...
cüneyt arkın filmlerinde istemediğiniz kadar saçmalık var.
-cüneyt abimiz 50 tane bizans askerinin arasına girer o sırada kamera yandan çeker ve oda ne bizans askerinin karnındaki sunta köşeleriyle beraber apaçık ortada...
-battal gazi'nin imparator kızını müslüman yapmadan evlenmemesi.
adam cep telefonunu eline alır, numarayı tuşlar, kulağına götürür telefonu, 2 sn. sonra konuşmaya başlar. Lan hangi ara çaldı da hangi ara bağlandı? bilmediğimiz süpersonik bir gsm operatörü mü kullanılıyor filmlerde?
sabah aynı yatakta uyanıp öpüşen çiftler. lan hayvan, açsınız siz. nefesiniz kokuyor haliyle. siktirin gidin bi kahvaltı yapın, bi diş fırçalayın. ondan sonra bütün film boyu romantik takılsan nolur lan? sizin midenize ossurayım ben.
iki kişinin boğuşması sırasında ortada bir silah patlama sesi duyulur...iki kişinin de yüz ifadesi acı çeker gibidir...Sonra biri yığılır...Her filmin vazgeçilmez saçmalığıdır...
mesele cüneyt arkın'ın filmlerinde 10-15 kişi cüneyt arkın'ı ortasına almasına rağmen o 10-15 kişiyi cüneyt arkın döver. Günümüzdede Adanalı denen dizide var bu olay.
gecen arabanın camı kırılmadan icindeki kacagın vuruldugunu gördüm lan o kadar ates acıyolar bi kursun camı kırmazmı sadece insanlara mı zarar veriyo bu.
bir sürü olaylar atlatmış iki aşık gencin , beyaz iken zenci moduna girmiş halleriyle , filmin sonunda götleri kalkarak o kadar acıyı unutarak sex e giden yolda öpüşmeleri gördüğüm en saçma amerikan korku filmlerin sonudur.
