filmlerde ağlamak için hüzünlü, acıklı, iç burkan bir sahne gelmesi gerekmez karşınıza, kendinizden birşeyler bulursunuz, filmdeki bi bakış, bi dekor birşeyler hatırlatır size ve ağlarsınız. yaşanmışlıkla tamamen doğru orantılı bi duygu patlamasıdır film izlerken, müzik dinlerken ağlamak.
ağlanacak bir filme gidecekseniz yalnız gidip doya doya ağlamalısınız. yanınızda hele bir de sizin gibi sap varsa ağlamamak için kasar kasar durursunuz.
ha bir de miniminicikken izlediğim bir titanic feeaciası vardı ki gözyaşı sümük birbirine karışmıştı sinemada. ağladığım şey orda dünyanın en yakışıklı erkeği olduğuna inandığım leo nun ölmesiydi. leo diyorum çünkü hakikaten acaip ciddiye almıştım filmi; kıza küfretmiştim günlerce suya itti diye falan. muhah, çocukluk işte..