sektörde her ikisi arasında sağlam bir köprü vardır; oyun vardır öyle tutar ki gün gelir, sineması çekilir. film vardır öyle tutar, daha gösterimden kalktı kalkacak zamanlarında piyasaya hemen oyunu sürülür. öyle olurda genelde bu memnuniyet tek taraflı kalır, her iki kesim de aynı anda tatmin olmaz ya film severler ya da oyun sevenler hüsrana uğrar.
bu olay genelde sinemaseverler kadar oyun severleri pek memnun etmez. eğer hem sinema hem de oyun tutkusunu bir arada yaşayan biri iseniz çok sevdiğiniz merakla beklediğiniz bir filmi sinemada izledikten sonra, aynı filmin oyununu görünce internette, bazen gaza gelirsiniz. gidip alırsınız ama denediğinizde eskisi gibi counter oynasam daha eğlenceli olacakmış dersiniz, hevesiniz kursağınızda, aldığınız oyun da elinizde kalır.
tabiki bu ''film oyunları her zaman kötü olur'' tezini çürütmüş istisnai yapıtlarda vardır.
filmin oyunlarından kalan izlenim oyunların aynı oynanışta farklı temalarda olduğu yönündedir. mesela tron evolution ile amazing spiderman oyunları birbirine acayip benzer. burada yapılan oyunların hep görev odaklı olması, oyuncu için özgür bir dünya oluşturamaması önemli. bu oyunlarda sağa sola atlıyım cinsinden şeyler yapamadığınızdan bir süre sonra sıkılır bırakırsınız. bırakmaya da bilirsiniz, size kalmış.