Kitap okumanın kazanacağı bir karşılaşmadır. Sebebi ise kitaptaki olaylar kişinin hayal gücüne göre diğer okuyuculardan farklı bir şekilde ilerler. Kitapta yaşanan aynı olayda herkesin dünyası farklıdır. Filmler ise yönetmenin hayal gücüne göre tasarlanmış, izleyiciye ben bunu anladım sizde bunu anlayın der.
film hem görsel hem de duyusal olarak beyni uyardığı için kitap okumaya göre daha ilgi çekicidir.
kitap okumanin artısı ise daha çok hayalgücüne dayanmasıdır. Kitapta geçen her karakteri, her olayı hayalinizde canlandırìrsınız, dolayısıyla beyin daha faal olur.
şimdi burada kitap okumak yazanların ve yazacak olanların samimiyetine çok inanmıyorum. şu size dayatılan ' kitap okumalısın ' dayatmasından bir sıyrılın artık. hiçbir şeyin gereği, lazımı, melisi, malısı iyi değil. senin algın görsel yöne meraklıdır, seni o doyuruyodur dolayısıyla film izliyorsundur. büyük bir çoğunluğumuzun yaptığı gibi.
tutkulu bir kitap da filmle benzer hissi verebilir ama daha nadir oluyor bana.
Şahsen kitap okumayı film seyretmeye değişmem. Yetenekli bir yazarın elinden çıkmış bir hikaye filme uyarlanınca yeterince iyi olmaktan çıkar. Twilight romanı on numaraydı ama filmine 6 puandan fazlasını veremedim. Bilmem ne düşünürsünüz...
bir türkiyedeki kitap okunma oranlarına bakıyorum çok çok alt seviyelerde; bir de buradaki yorumlara bakıyorum millet hep kitap demiş.. burada yazan kitap okuyorum diyen kişi sayısı kadar kitap okunsa ülke bu durumda olmaz zaten.. bu işte bir çelişki var; ya kitap okuyan bebeler hep buraya toplanmış ya da net üzerinden artistlik yapıp ben kitap okuyorum izlenimi veriyorlar.. umarım son yazdığım yapmacık grupta değilsinizdir tatlişkolar..
eskiden olsa kitap derdim.. şimdi film diyorum.. evet.
ama hem filmi hem kitabı varsa önce kitabı sonra filmi.
film izlerken yönetmenin anlatmaya çalıştığını oyuncunun oynayabildiği kadarıyla görüyoruz ve hissediyoruz. o sebeple iyi bir yönetmenin ve iyi oyuncuların filmleri iz bırakıyor.
kitap okurken ise hayalgücünüzü kullanarak kahramanları siz resmedersiniz yönetmen de siz olursunuz, evet bir seneryo vardır ama en güzeli yada en çirkini hafızanızda olandan seçersiniz.
her ikiside ayrı bir derya.
yüzüklerin efendisini okumuştum. miğfer dibi savaşı ve minas tirith kuşatması sırasında filmden epey bir sönük kalıyor. onun dışında filme fark atıyor.
her ikisinin de yeri farklıdır.
yağmurlu ve hafta sonlarında genelde yapılması gereken kitap okumaktır.
ama arada film izlemekte güzeldir.
kazananın olmayacağı versustur.
Çünkü filmde yönetmenin, senaristin hayalini seyrederken, kitap okurken yönetmen, senarist, yapımcı siz oluyorsunuz ve belkide kitaptaki başrol siz oluyorsunuz yani kendinizi buluyorsunuz.
Filmler genellikle kitaplardan uyarlanan kurgulamalardır. Ancak bir kitapta anlatılanlardan çok uçuk kurgulanmışlardır. Bir film izlemek yerine, kitap okunsa, senaryonun gerçeği daha iyi kavranmış olur.