türk askerlerinin midelerinin delinerek öldürüldüğü, filistinlilerin türklere ihanet ettiği, türkler yenildikten sonra türklerden kurtulduk diye arapların ingilizlerle kutlama yaptığı cephedir. filistin bugün yaşadıklarını sonuna kadar hak eden dandik bir ülkemsidir. yahudiler ana vatanlarını çatır çatır parayla almışlardır. filistin'e acımak bana göre orada şehit olan türk askerlerini yok saymaktır.
Bunu gazeteci hasan cemale sormak lazım. Mevzuyu hasan cemalin büyük dedesi ittihatçı cemal paşaya soramayız artık. Zira ilk olarak arap topraklarında şam'ı nasıl kaybettiğimizi en iyi o bilir. Yada osmanlıyı nasıl arkadan (içeriden) hançerleyip ingilizlere sattığını. Hakeza kaybedilen filistin cephesinin kapısı şam da aralanmıştır.
Hasan Cemal’in dedesi de ingilizlerin satın aldığı paşalar arasında mıydı?
Turgut Özal’ın merhum gazeteci Yalçın Özer ile 25 yıl önce yaptığı mülakatın hiç yayınlanmamış bölümleri gün yüzüne çıktı. Mülakatta, Osmanlı’nın ihanetle nasıl yıkıldığını, hainlerin ingilizlerle nasıl işbirliği yaptığını anlatan Özal, “ABD’ye verilen destek Araplarla ilişkileri daha kötü yapmaz mı?” sorusuna “Bunu Hasan Cemal’e sorun” cevabını vererek Hasan Cemal’in dedesi Cemal Paşa’nın ihanetlerini aktarmış. işte o röportajdan önemli bölümler...
Özal şunları anlattı: “Bizim sıkıntılarımızdan birisi de ülkemizin sıcak kuşakta bulunmasıdır. Bu ülkelerde satılık insan bulmak çok kolay. Bir Almanı, ingilizi, Fransızı, Japonu ve bir Rusu satın alamazsınız.
Osmanlı’yı yıkmadan önce içerden bazı kimseleri ingilizler satın almışlar. (...) ingilizlerden maaş alan Osmanlı Güney Cephesi Başkomutanı Cemal Paşa’ya (Hasan Cemal’in dedesi) talimat vererek, Şam’daki islam alimlerinin (...) genç kızlarını konağına getirmesi, onlara alkollü içki içmeye zorlaması ve tacizde bulunarak geri bırakılmaları istenmiştir. Bu emri alan (Cemal) Paşa, derhal bu işlemi yapmıştır. Bu yüz kızartıcı olaylar süratle Arap alemine yayılmış ve ‘Osmanlı artık bozulmuş ve islami yoldan çıkmıştır’ propagandası yapılarak, Araplar Osmanlıya düşman yapılmıştır. (...)”
kimsenin söyleyemediği bir şey var ki o da 7. ordunun ansızın çekilmesi neticesinde kaybettiğimiz ve düşman birliklerinin bir türlü giremedikleri osmanlı'nın içlerine girmelerini sağlamış cephe olduğudur. ayrıca:
(bkz: istiklal harbini atatürk ün planlamadığı gerçeği)
--spoiler--
Filistin cephesinde üç ordumuz vardı. Dördüncü, Yedinci ve Sekizinci ordulardan mürekkep olup, "Yıldırım Orduları" adını alan bu kuvvetlerin cephe kumandanı Liman Von Sanders'di. Dördüncü ordu kumandanı Cemal Paşa, sekizinci ordu kumandanı Cevad Paşa, yedinci ordu kumandanı ise Mustafa Kemal Paşa idi.
(....)
31 Ağustos 1918de bu cephede... o kadar âni bir çöküş vukûa geldi ve bu hal, o derece sür'atli bir hezimete yol açtı ki, kilometrelerce geride bulunan ordu kumandanları bile canlarını güçlükle kurtarabildiler.
Devletimizi Mondros Mütârekenamesini imzalamaya mecbur bırakan bu hezimet esnasında sekizinci ordu kumandanı Cevat Paşa, kalpağını bile alamadan kendisini Şâm'a zor atmıştır.
Bu hezimet, yedinci ordu kumandanı Mustafa Kemal Paşa'nın sağ ve solundaki dördüncü ve sekizinci ordulara haber vermeden âni bir şekilde ric'at (geri çekilme) etmesiyle ortaya çıkmıştır. Bu sûretle merkezi durumdaki yedinci ordunun ani ve habersiz geri çekilmesi ile cephede açılan boşluktan saldıran ingilizler, sağ ve soldaki dördüncü ve sekizinci orduları arkadan kuşatarak 75 bin esir ve 375 bin adet top ele geçirmişlerdir.
sorumlu komutanın ihaneti sebebiyle kaybedilmiş cephedir. ayrıca bu cepheden esir alınan yaklaşık 15 bin osmanlı askeri mısırdaki ingiliz esir kampına götürülmüş ve asit havuzlarına zorla sokularak gözleri kör edilmiştir. bu hazin olay paraya ihtiyacı olan yeni rejimin ingilterenin sus payı olarak verdiği paraları kabul etmesiyle unutturulmuştur.
komutan hainliği var mıdır bilmem ama nablus meydan savaşı vardır ki dostlar adamların sadece hava kuvvetleri yetti yıldırım ordularını imha etmeye.
kemal tahir'in yorgun savaşçısında cehennem cemil'in sözü hatırlatılmaya değerdir: bizi orada yenen ne sayısal üstünlük ne de azimleriydi. bizi yenen su boruları ve iaşe kamyonlarının muntazaman işleyişiydi. *
osmanlı ordusu'nun ingiliz kuvvetlerine karşı silah ve personel desteği sağlanmaksızın savaştığı cephe. ilk 2 kuşatma girişiminde tutunmayı başaran osmanlı ordusu aylar geçmesine rağmen yardım alamadığı için ekim 1918'de başlatılan 3. ve son saldırıda mevzilerini kaybetmiş ve dağıtılmıştır. filistin kaybedildiğinde ingiliz, avustralya ve yeni zelanda birliklerinin yaklaşık 500 bin kişiye ulaştığı bilinmektedir. bu cephedeki osmanlı gücü ise 35.000 civarındaydı. öte yandan ingilizler bu muharebede savaş alanlarında yeni yeni kullanılmaya başlanan tankları da kullanmıştır.