evimizde çok dandik bir bilgisayar vardı ve ancak bunu çalıştırmaya gücü yetiyordu. bu sayede hakkında ihtisas yaptığım oyun olmuştur. tunus takımını silip yerine türkiye yi yaptığım oyundur ayrıca. ve de son olarak 90 dakika maç açıp 100 den fazla gol atınca ne olduğunu test ettiğim oyun olmuştur. 100 sonra tekrar başa sardı ve kamerun u sadece 3-2 yenmiş oldum. *
beşiktaşımı defalarca şampiyon yaptığım oyun. o değil de portekiz'in siyah-beyazlı gariban bir ''academica'' takımı vardı, onu da arada bir şampiyon yapardım.
göt kadar boyumuzla gecelere kadar bilgisayar başında oturmamıza neden olan efsaneydi. o zaman kısa saçlı olan roberto baggio'yla yardırırdık. ctrl+q ile az mı kendimizi yere atmadık.
türkiye'de insanların daha yeni yeni bilgisayar almaya başladığı bir zaman da fifa99 çıktı. e bizde sabah akşam deli gibi oynadık. yıllarca kara kutularda oyun oynamaya alışan bünye hali ile fifa99 görünce öyle bir çıldırdı ki oyun çıkalı 12 yıl oldu hala o etkinin altındayız.bir fifa 99 asla ve asla bir daha gelmeyecek. ama fifa 11 de fena değil.
fifa serisininn en güzel 2 oyunundan biri. oyuncuların gol sevinçleri nostalji olması grafikleri çalımlar güzel hareketler ile gönüllerde taht kuran oyun.
World class seviyesinde eğer yılların üstadı yoksa asla yenemeyeceğiniz bir oyundur. Ayrıca transferler okadar basitçe yapılmıştır ki rüya takımı galatasarayda bile kurmak mumkundur. 650000 parası vardır galatasarayın en zengin takım ise manu - rma - b. munıh - milan - inter falandır hepsinin 100000 parası vardır.
şimdiye kadar oynadığım oyunlar arasında bana en çok zevk vereni.
fifa serisini ilk kez kuzenimin bilgisayarında görmüştüm fifa 97 idi yanılmıyorsam fakat piç bana oynatmadığı için nedir ne değildir çözemedim çokta iplemedim hani zaten futbolu bokunu çıkarana kadar oynuyoduk evin yanındaki boş arsada. bu seriyle ikinci kez karşılaşmam ise 98 yılının sonralarına denk geliyor ve orta 2 ye giderken sınıf arkadaşım çağırdı evine play station 1 oynamaya konuya çok vakıf değildim ama oyun filan denince atladık gittik açtı tabi bu oyunu takımlar kadrolar filan seçildi o zamanın fırtına takımlarından juventusu seçiyorum tabi barça filan tırt o aralar zidane juve'nin bel kemiği kalade peruzzi, ferrara defansta. forvette o zamanların genç yeteneği thierry henry var ama yedek çünkü filippo inzaghi ve alessandro del piero daha yirmili yaşların ortalarında kim siker henry'i. neyse ben juve, ps1 sahini ipnetor real madrid başlıyoruz maça ki real madrid barthze'li, roberto carlos'lu seedorf'lu morientes'li real madrid velhasılı kelam bu ibine 6-7 tane sallıyor bana hatta son golü kaleciyle atıyor oyunlar o zamanlar şimdiki gibi gerçekci değil anasını satıyım. eve nasıl geldim ne yedim ne içitim ne ara uyudum hatırlamıyorum ama o günden sonra rüyalarımda bile fifa 99 oynamaya başlıyorum tabi bizimkiler mevzuyu farkediyo peder beyin bankacı hamdi vari teklifiyle karşılaşıyorum bu karneyi tek parça * getirme alırız bizde diyo. o günden sonra hayatımda 2 şeyi amaç ediniyorum birincisi yüksek not ikincisi total futbol. ders aralarında kağıtlara kadro yazmalar, transfer kavgaları ben alırdım sen alırdın bizim lavukla birbirimizi yiyoruz sene sonunda tabikide karneyi tek parça getiriyorum amını sikiyim peder araba alcam dese uçak alcam dese bende o ara yüksek not alcak kafa yok efendime söyliyim yaz bitmek üzereyken abim geliyo bi gün eve ikinci el düşürmüş bir yerden fifa 99 da almış kuruyoruz bizim odadaki 37 ekrana gözlerin amına o ara koyuldu işte gözler yarı kısık maç oynarkene
edit. arkadaşın biri uyardı taktir değil takdir olacakmış biz ne bilelim abi hiç almadık ki.
bir nesli kendine aşık etmiş oyun. milanı alırdım yıl 2012 hala pes oynarkene milanı alıyorum. ayrıca hatırladığım kadarıyla şut tuşu yerine pas tuşuyla daha güzel gol atılıyordu. hala arada aklım kayıyor playstation oynarken ne denli bilinçaltıma kazındıysa bu durum.
yeni ev almıştık yeni eve taşınırken eşyaları nakliyat toplarken tam o anlarda fifa 99 u oynuyordum defalarca maç yapa yapa belkide hayatımda oynadıgım en nostaljik , güzel oyundur.
doksanlı yıllarda çocuğukluğunu yaşayan neslin bilgisayarla ilk tanışmalarında oynadıkları oyunlardandır. kült bir oyundur, hala açıp oynayanları tanıyorum.
top rakip kalecinin ellerindeyken "q" tuşuna basmak kadar eğlencelisi yoktu.