Az önce komidinde cdsini bulunca dayanamayıp yükledim. Daha önce hiç 2003 oynamamıştım. 98,, 2000, 2005, 2008 serilerini oynamıştım fifada. En başarılı yönü net bir şekilde sergenin yüzü. Ayrıca o kadar az stadın arasında ali sami yen i görmek sebepsiz bir mutluluk yaratıyor lan içinizde. Her şeyi geçtim 2005 ile bunun arasında da uçurum var iki yılda neler değişmiş öyle. Tek Türk takımı Galatasaray ve gayet de güçlü yapmışlar. Sergenle arif uçuyor mübarek.
rakibe 3 4 fark attıktan sonra maç içinde ''rakibiniz daha iyi oynasın mı?'' ayarında seçenek sunan oyun. evet dediğiniz takdirde come back is real olayını yaşatırdı.
gönüllerde taht kurmuş efsane oyundur. torrentine denk gelip arkadaşla yarım saatte indirdik, valla özlemişim bu oyunu, o efsane kadroları. gönlümde hep ayrı bir yeri olacak bu oyunun.
yapay zeka olayına bir çözüm bulunamazsa oynamayacağım oyun.
bilindiği gibi fifa serisi 99'dan bu yana sürekli geriye gitmektedir ve buna çözüm bulmaları gerekyor artık.
ama geçtiğimiz hafta yayınlanan trailer'ını izleyip zidane'ın aynı gerçek gibi olduğunu görünce şok üstüne şok geçirdim. kasımda çıkacağı konuşuluyor. bekleyip göreceğiz...
soundtrackleri ile çok sevdiğim özlediğim fifa oyunudur. zaten o zamanki futbolu bile özlüyorum, milli takımımızın o güzel günleri, uefa'da şampiyonlar ligi'nde tüm takımlarımızı yürekten desteklediğimiz günlerdi. fifa 2003'te galatasaray'ın efsane kadrosuyla maçlar yapmayı özledim valla. belki en çok özlediğim fifa oyunudur.
akla gelen ilk şey , bu oyun iki cd ile yükleniyordu. o yüzden yüklerken bir tedirginlik olmuştu velhasııl. bide koşma ilk kez e olmuştu ki buna zaten değinilmiş.
oyun başlamadan fragmanda davids abimizin yaptığı çeşitli hareketlerle zamanında rüyalarımızı süslediği oyun hele ki topu formanın içine sokup döndürme hareketi söyleyin hanginiz denemedi ?
fifa serisinin niyeyse en beğendiğim oyunudur ve genellikle fifacılar tarafından sevilmez. bu tablo karşısında, üzülürüm. hoş, hala hatırlıyorum sociedad maçında real madrid olarak gol attığımda ayağa kalkan sociedad taraftarlarını... ama olsun, biz 03'ü rakip takımın golüne çılgınca sevinen taraftarlarıyla sevdik. oxford united'ı premier lige çıkarmayı sevdik. zımba gibi şutlarda, fileye çarpıp geri dönen topları sevdik. maç başında sahaya ışıkla yansıtılan takım logolarını sevdik.
çocukluğumun ilk hayal kırıklığıydı fifa 2003. babamla anlaşamazdım, çekinirdim ondan. sevmezdim de aslında. ilk kez cesaret edip bana oyun almasını istemiştim. çok tanıdığı vardı, nereden alacağını bilirdi. herhangi bir dükkândan alıp getirmesini bekledim. ilk gün unuttu. akşam baya küfrettiğimi hatırlıyorum. ertesi gün getirdi. janjanlı kapağı falan vardı.
orijinal almıştı ve oyun almanca'ydı, tek dil seçeneği de oydu. çat pat anlayarak oynamayı denedim. oynuyordum ama menüler arasında gezinirken sürekli kayboluyordum. bir sezon kadar maç yaptım öyle farklı takımlarda. hepsinde 10-15'er tane. nantes, oxford united, real madrid... güzeldi be. çok güzeldi anasını satayım.
gol olunca altta tor yazardı. "biz gol diyoruz ingilizler goal diyor, bu almanlar niye böyle ki?" diye düşünürdüm. hey yavrum hey. şimdi yine indiriyorum. almanca olsa bile çatır çatır oynayabileceğim. babamın almasını beklemiyorum. hala uyuyor. artık nefret de etmiyorum.
fifa 2002den sonra bir çok görsel yeniliğin yapıldığı, fakat oyuncuların kafalarının gövdelerinden daha büyük olduğu, create a player bölümünün olmamasıyla da ayrıca hayal kırıklığı yaratan oyun. ayrıca free-kick sisteminin iyice şansa döküldüğü oyun.