istanbul'un fethine giden zamanı ve fetihi kendi dünyasından anlatan filmdir. filmde, sanırsam bir din adamıyla fatih sultan mehmet arasında geçen konuşma şöyledir;
fsm : vahiyi mi yoksa aklı mı dinlemeliyim?
din adamı : benim fikrim vahiydir, der.
fsm : sizin gibi biriyle aynı fikirde olmak gurur verici, der.
çok anlamsız bir film. hele konstantin'in öylesine kötü kalpli birisi olarak gösterilmesi beni en rahatsız eden şey. bir düşünelim: türkler istanbul'a saldırırken, konstantin'in yaptığı tek şey, vatanını korumasıdır. bu da onun en temel hakkıdır. ama bu filmde, karıya kıza düşkün sarhoşun teki olarak gösteriliyor. bana göre, bu film daha tarafsız bir perspektifden anlatılsaydı, çok daha başarılı olurdu.
avrupa yalakılığı yapılmak için ceddimizin ve kadınlarımızn izzetinin yerle bir edildiği hayali osmnlı unsurlarının olduğu rezalet film. efekt fln fena değil. muhteşem yüzyılın biraz ileri versiyonu. hayır reyting için ceddini lekeledinde gerçeğe uygun çeksen daha çok izlenirdi. islam dünyasına bizi rezil eden film
filmin en beğenilen sahnelerinden biri olan ulubatlı ile jüstinyen'in* kavga sahnelerinin sinemamızda kategorileştirecek olursak neredeyse en iyi sahne olması ve o sahnenin kat be kat güzellerinin spartacus dizisinde her hafta 2-3 tane olması da insanı düşündürür. ne zaman tarih konusu açılsa ortamdan biri muhakkak "ulen bizdeki tarih kimsede yok ama doğrı dürüst filmimiz bile yok" geyiğine girerdi. sonunda profesyonelce bi film çekildi ama maalesef yeterli değildir.
şahaneymiş, mükemmelmiş, türk sinemasının en iyi filmiymiş. random gülecem şimdi amk! akşemseddin'in köse olduğunu bilmeyen ve akşemseddin diye göbeğine kadar sakallı birisini filme dayayan gerizekalı senarist ve yapımcıların bir araya getirdiği görüntülere bırak şahane demeyi, berbat bile demem.
demek ki neymiş sadece görsel efektle de olmuyormuş. oyuncular vasat lafın özü filmin ruhu yok. basmışlar üçüncü sınıf görsel efektleri. ha bir de her tiyatro oyuncusu süper oyuncu değilmiş. fatihi oynayan eleman oynuyor ama herifte ruh yok aga gel bana çandır köyünü fethedelim dese gitmem.olmamış. olduramamışlar.
ama sinema salonunda o osmanlı ruhu tezahür etmişti.. teyzeler, amcalar, gençler, yaşlılar.. millet genci yaşlısı toplanmıştı sinema salonuna.. osmanlı'ya ne özlem varmış birader.
üstelik güzel de başlamıştı kartal medine'den havalanıyor istanbul semalarına doğru felan. ama film hayal kırıklığı.. ulubatlı hasan şehadete giderken bile burçtan manitayı kesiyor, aşk hikayesi de yavan.. pek çok sahne hollywood filmlerinden (ç)alıntı. mesela bolca kingdom of heaven esintileri vardı..
Güzel bi film, bütçe olarak bircok hollywood filmini gectigi soyleniyor ama geçtiği filmler genellikle aile komedisi drama turunden filmler. Hollywood da bu tür aksiyon filmleri 150 milyon dolardan aşağı inmiyor. Ama yinede turkiye seviyesinde baya iyi sayilir.
Gerek kurgu gerekse senaryo olarak yetersiz bi film olmasına rağmen Türk halkının tarih merakı sayesinde gişede yedi milyondan fazla seyirciye ulaşan sinema filmi.
Sinemada izlemiştim. Sanki 1 2 yıl öncesinin filmi gibi geldi. Sonra baktım sözlüğe 4 yıl önce vizyondaymış. Vay babayın amuaa dedim. Zaman hızlı geçiyor vesselam.
