en son bundan 6 sene evveli gittiğim yurdumun cennet diyebileceğim bir başka hoş yeri. aklımda kalan ilginç ayrıntılardan biri, ölüdeniz'e doğru inerken yol üstündeki maket bir dinazordan sonra türk radyolarının çekmemesiydi. burdan sonra sadece yunan radyoları çekiyordu.**
edit: he bir de aklıma geldi şimdi, zamanında* çok büyük bir deprem olmuş burada taş üstünde taş kalmamış. o yüzden merkezdeki yollar çok eski ve taştandı hep.
ilk adı telmessos olan gidilesi, görülesi ve hatta yaşanılası yerdir fethiye.
hikayeye göre tanrı apollon, truva kralı priyamos'un yakın arkadaşı ve danışmanı antenor'un kızına sevdalanmıştır. ancak kız çok utangaçtır. apollon bir türlü sokulamaz kızın yanına. sonunda küçük bir köpek kılığına girerek yaklaşabilir kıza... uzatmayalım; birçok mitolojik hikayenin aksine, bu kez ne kıskanç bir tanrıça ne de öfkeli bir tanrı girmiş sevdalıların arasına. çok geçmeden bir çocukları olmuş apollon ile sevgilisinin. tanrı apollon o kadar mutlu olmuş ki, bunun kanıtı olarak, likya-karya sınırında en güzel günbatımının yaşandığı yere oğlu telmessos'un adını verdiği bir şehir kurdurmuş...
geçmişinin m.ö. 5 binli yıllara kadar uzandığı düşünülen fethiye'nin tarihi işte böyle başlıyor efsanelerde. ardından hayatın gerçekleri: persler, tozu dumana katarak ilerleyen büyük iskender, bizans... telmessos, makri (meğri) diye anılmaya başlar o dönemlerde. 'uzak diyar' anlamına gelen bu kelimenin seçilmesi hiç de tesadüf değildir. zira kent, kendini dünyanın merkezi ilan eden roma imparatorluğu'na göre oldukça uzak bir mesafedeymiş, hele o günün ulaşım şartları düşünülürse...
fethiye adını ise yakın tarihte kazanmış ege'nin bu göz kamaştıran kasabası. 1913 yılında şam'dan havalandıktan sonra teberiye yakınlarında uçağı düşürülen pilot fethi bey'in anısına, 1934 yılında fethiye ismini almış.
fethiye'nin tarihi anlatılmaz. gidip bizzat yaşamanız gerekir.
ege ve akdenizin arasında , her mevsim güzel nem oranı düşük tekne turları , yapılabilecek ölüdeniz babadağ da yamaç paraşütü , kelebekler vadisinde binbir çeşit kelebek *göreceginiz , hisarönünde türk ytl si geçmeyen barları hep dövizle çalışan küçük londra olarak bilinir , saklıkent buz gibi suyu ve kanyonuyla , raftingiyle güzel , dalyan sahillerinde nesli tükenmekte olan kaplumbağalarıyla * meşhur. merkezde mezarlıklar ve tarihi eserleriyle yeşilin ve mavinin en güzel uyumu olan muğla'nın turistlik bir ilçesidir.
yer altında kalan antik kalıntıların bolluğundan dolayı kanalizasyon borularının zikzaklar çizerek döşendiği muğla'ya bağlı güzel bir tatil beldesidir.
ayrıca şehrin merkezinde, sokağın ortasında lahitte rastlayabileceğiniz ender yerlerdendir.