ben kimseye aptal demiyorum, aptallık öyle lök gibi duruyor ortada, kime ait olduğu belli değil, kimse sahip çıkmıyor, öylesine sokağa bırakılmış piç bir aptallık... öyle salak salak bakmayın bana, somut olarak var bu aptallık, kokusu burnuma, pıtırdısı kulağıma geliyor.
--spoiler--
ben tiyatroya bitişik bir apartman dairesinde yaşıyorum artık. apartman dairesi ile soyunma odam arasına bir kapı yaptım. odamdan evime geçiyorum. kimi zaman gece uykum kaçıyor bir şeyler yazarken filan. açarım kapıyı. sahnede elimde kadehim, konuşurum münir abi'yle, dümbüllü'yla. böyle görüşmelerim vardır
--spoiler--
ölünce değeri anlaşılacak olanlardan, kavuğun sahibi; ismail dümbüllü nün devamı konumunu hala koruyan; zamanında yazmış olduğu oyunlarda oynatarak, yine ustası munir özkul a da kol kanat germiş, birçoklarının anlamayacağı derecede ileri görüşü sadece tiyatrocu olmayan komple kişilik.
itici çok çok itici bir adam.kendini dünya tiyatrosunun merkezi sanıyor sanki. bu adamın iticiliğini göz önüne alınca derya baykal'ın bir sabır kahramanı olduğunu düşünerek saygım binlerce kez arttı bu kadına.
kendisine çektiği bir filmde şaka amaçlı " soyun lan!" demiştir yönetmen. ferhan şensoy da kimseye aldırış etmeden anında pantolonu indirmiş, ne var ne yoksa halka arz etmiştir. bunun üzerine " la topla! allah seni kahretsin şakaydı ulan!" diye bağırmaya başlamış yönetmen... kendisi zamanında birçok cıbıldak cıbıldak tiyatro sergileyen topluluklara katılmış, ülke ülke gezmiş, adeta bir çiçek çocuk olduğundan doğaldır böyle şeyler onun için.. e o da denileni yapmış... ne yapsın ?
toprağımın bozuk insanıdır. bizim oranın insanları dine ve dindara saygılıdır. bu nasıl çıkmış merak edilesidir. babası eski çarşamba belediye başkanıdır. babası adına çarşamba da kültür merkezi vardır.