6 yaşındayken sarı bi kasetine hasta olduğum ve arabaya biner binmez takıp emmoğlunu söylediğim kişidir. o zamanki psikolojimi bilmemekle beraber şarkılarını ezberlerdim bide.
sesini başka bir tür müzikte ya da daha başka bir yorum tarzıyla kullansaydı asıl o zaman geniş kitlelerin gözünde efsane olacaktı dediğim sanatçı.
40 yılı aşkın sanat yaşamında solist ve bestekar olarak, o "yanlış kullandığını düşündüğüm" sesiyle bile sayısız güzel şarkıya imza atmıştır.
hele 1992'de çıkardığı "prangalar" albümü vardır ki, ferdi tayfur'a laf sokmaya çalışan hoyratlara kapak niyetinedir.
yıllarca arabesk müzik-kelebek bıcak kültürünü yaşamış ve vakıf olduğunu düşünen biri olarak. hiçbir yere koyulamayandır. mesela orhan baba entelim ben iki kelam ederim ama ciğerim yanınca da edebimle şöyle bir sitem ederim der. müslüm alayına isyan ulan bu dünya bize göre değil falan filan. ferdiyi çözemedim gitti arkadaş...
Gerçek bir sanatçıdır. Arabeskçi değil, çok da güzel türk sanat müziği okur. Sesinde ki o samimiyeti, o derinliği insanı gereksiz bir hüzne boğar. iyi ki varsın Ferdi Tayfur.
her gecenin sabahında başım yine döner döner
getirmiyor seni bana kısa kalıyor geceler
şarkı sözlerindeki derinliğe ve can alıcılığa hayran olduğum sanatçı. tombaladan çekilmiş şarkı sözlerini, yabancı şarkıcıları bire bir taklit ederek söyleyen yeni yetmeler piyasayı istila ettikçe değeri daha da iyi anlaşılan muhteşem üretken yetenek.
80'lerin ortalarından itibaren yaklaşık 15 yıl boyunca tüm albümlerini seri vaziyette edindiğim adamdır. bir döneme damga vurmuştur kesinlikle.
işte budur üstat:ferdi tayfur/#7018155
okudum, bitirdim, mastırını tezini yaptım diyorum. ferdici diye biri çıkıyor bir şarkı ismi yazıyor. aha lan bu neymiş böyle diyorum. derya, senfoni, resital, saz, darbuka elektro. ustaları biraraya getiren adam
çoğu şarkısı kendi bestesi olsun olmasın bir bütün olarak uyumlu ve muhteşem olan müzik adamıdır. ayrıca hayret edilecek şekilde klasik gitarı ustalıkla çalmaktadır. yaptığı yaklaşık 400 besteyle de bu alanda ne kadar güçlü olduğunu göstermiştir. babalar içerisinde sesi en sağlam olanıydı. ne yazıkki yıllar onun da sesini aldı götürdü. tıpkı orhan gencebay gibi. yine de bir emmoğlu şarkısını hala ilk zamanlarındaki gibi söyleyebilmektedir.
aşk ile dinlendiğinde bir mozart tan, bir paganini den, david bowie den veya pavarotti den farkı yoktur.
müzik zevki gelişmiş biri bilir ki, önemli olan şartlandırılmış beğeniler değil, eserde anlatılmaya çalışan duygunun dinleyiciye geçmesi işinin, ne kadar iyi yapıldığıdır.
beğenmeyenlerin çoğunluğu, batı tarzı müzikle yoğrulmuş insanlardır. yani egemen batının kültür değerlerini ve dolayısıyla müziğini beğenirler, yani beğeni kriterleri batının kriterleridir. batının ürettiği değerleri bir kenara atmak imkansız ve de haksızlık olur ama şu da var ki, bugün afrika ülkeleri egemen olsaydı bu kişiler afrika müziğine hayranlık besleyeceklerdi. çünkü her yerde o tür müzikler çalınıyor olacaktı. hakim kültür ya.
öyleyse ne yapacağız ?
ufakta olsa bir kitle tarafından değer verilen bir müzik türü varsa onu oturup inceleyeceğiz. kafamızdaki şartlandırmaları bir kenara atıp iyi eser, kötü eser diye ayırım yapacağız. hepsini birden silip atmayacağız.
sonuç: ferdi tayfur un şarkılarının yarısından fazlası çok üst düzeydedir.