her başarı sonrası kendilerinde bir konuşma hakkı hissetmerindendir. lakin o başarı kendi başarıları olmak zorunda değildir.
galip gelirler, yenilene saldırırlar. sataşırlar demiyorum bakın. çünkü onlara onlar gibi cevap verecek olsanız kesin kavga çıkar.
yenilirler yenildik demezler. futbolda bu da var ne güzel yenmek yenilmek heyecan falan...mümkün değil! demezler!
hele kiiii! esas mesele de bu;
başka bir takımın bir başarısını asla kabul etmezler. kendilerinin tırt bir sevinçlerini başka takımların üstün başarısının üzerinde görürler.
örnek: siz uefa kupasını aldınız da ne oldu peeh. biz sizi 6-0 yendik gibi. burda da akla hemen platini'nin sözü geliyor tabi: "büyük takımlar aldıkları kupalarla, küçük takımlar yendikleri büyük takımlarla övünürler."
trabzonspor inter'i yener, sol framede fenerli başlıkları belirir hemen. vay efendim şampiyonlar liginde en çok puan alan türk takımı(ki haberi yok. o takım galatasaray'dır.)
yok efendim galatasarayın mor forması( ki türk futbol tarihinin en çok satılan formasıdır. ticari bir başarı söz konusudur.)
vay vay da vay!
yahu arkadaş sanane? sana ne oluyo yani?
o turnuvadan def'edildin diye niye hasetleniyosun?
adamlar alınlarının akıyla bileklerinin gücüyle yendi geldiler.
bunun ne alakası var galatasaray'ın formasıyla?
burda dalga geçilecek konuma düşen sensin zaten. bari sus da daha beter rezil etme kendini.
bütün bu pislikleri yaptıkları yetmezmiş gibi bi de derler ki herkes fenere düşman!