ihtilalin devrimin taraftarlıgın adamlıgın ne oldugunu bilen anadolu yigitleridir.
efenim fenerliler der durur hep biz 17 kulübe karşı savaşıyoruz diye. şunu unutuyorlar 15 kulüpte onlara ve onların uzantısı istanbul medyasına karşı savaşıyor.
kocaelide, boluda, trabzonda kısacası her yerde ilginç ve sevindirici görüntüler vardı. sevinen fenerbahçeliler bir güzel dövülüyordu. tabi şiddet iyi bir şey degil ama şiddetinde yeri vardır. nitekim o yeri istanbullu olmadıgı halde sevinen anadolu insanına karşı yapılan kavgayla belirlenmiştir bana göre.
tabi istanbul medyası kartelleşen bu 3 büyük takıma karşı yapılan saygısızlıgı asla affetmedi. dayak atan kocaelili bursalı trabzonlu hemen holigan ilan edildi.
düzeltme; efenim burda şiddeti savundugumuz yok ama gıcık oluyorum len şu anadoluda yaşadıgı halde 3 büyüklerin taraftarlıgını yapanlara. hani istanbullu olsalar bi derece anlarımda.
bazılarının yanında çocukları vardı görüntülerde.
eşleri falan.
onları da dövmek lazımdı.
böyle o fenerlilerin çocuklarının bacaklarından tutup yerden yere çalmak lazımdı.
kolunu kaldırıma dayayıp kırmaktır falan...
o yanlarındaki eşlerini sona bırakmak lazımdı.
atkıları ile boğmak lazımdı o yirmili yaşlarındaki gençleri.
birden değil ama sık, bırak; sık, bırak 15 dakka uğraşmak lazımdı.
bir insanı dövmek nerede son bulur ki;
(bkz: cehalet)
faşizm en baskın duygusu haline gelmiş primitif tanımlaması. temelinde güçsüzlüğünden dolayı legal yollardan elde edemediği başarının üzerinde yarattığı aşağılayıcı etkiden kurtulma arzusu mevcuttur. hayvani özellikler gösteriyor olmaktan duyduğu haz hangi canlı türüne daha yakın olduğu hakkında fikir vermektedir.
sokakta fenerbahçe formasıyla tek başına yürüyen, tek suçu bir takıma gönül vermek olan sabi, sübyanın formasının zorla çıkartılması ve tartaklanmasını öven yiğitlik anlayışıdır.
zavallılıktır, çaresizliktir. eksik erkeklikden kaynaklı kompleksdir.
şerefsizliğin adı yiğitlik olmuş madem, bize de; '' sizler çok yiğit adamlarsınız '' demek düşer.
dilin zaman icindeki evrimine tanik oldugumuz olgudur bu. evet. artik yigit kelimesi "orospu cocuu" ile ayni anlami tasir olmus. ben sadece futbol yuzunden linc askinizi kopurten beyninizi sykeyim diyorum. kufur icin de holiganlar haric herkesten ozur diliyorum.
edit: sozlugu arti oy alma yeri olarak goren mallara inat eksileyin lan bu entry'mi. insanlik disi bir olay var. herif hala arti oy diyor. sozlugu algilama biciminizi de sykeyim ben.
bunlar birkaç kişi bir araya gelince kendilerini imparatorluk ilan ederler, kendilerine yiğit derler ve sokaklarda terör estirirler. insanların mallarına, canlarına zarar verirler.
bir başka türleri de bu ilkel topluluk üyelerine aferin, iyi etmiş felan derler.
ama nezarette, mahkeme karşısında hepsi süt dökmüş yavru kedi gibidirler.
dediğim gibi ilkeldirler.
adam değildirler.
not: evet galatasaraylıyım.
edit: hem de izmir'de olmama rağmen kombine alacak kadar fanatik galatasaraylıyım ve fb nin şampiyon olmamasını en çok isteyenlerdendim.
milletin malına ve canına zarar vermeyi savunmayın bana lan liseliler.
yok şikeymiş, şuymuş buymuş tahrik ediyorlarmış vs.
kıyıda, köşede kalmış ara sokaklar da ki fenerlilere 50-100 kişilik gruplarla saldıran yiğitlerdir. meydanlar da ki kalabalık gruplardan uzak durur bu yiğitler.
mal sürüsünün kötüledigi yigitlerdir. hayır bunu oy ugruna artı alalım diye yapmıyorlar mı hepsinin kafasını kesecen var ya. ulan ben ne güzel dövmüşler mi diyorum, kafayı yiyecem ya entryi okumadan dalıyorlar. adam kocaelide fenerbahçenin şampiyonlugunu kutladı diye dayak yiyor. dayagı kimse meşru kılamaz ama ortada güzel bir sebep var. adamlar bişey anlatmaya çalışıyorlar.
tüm kıskançlığını kusarken şiddeti öven, yazısının sonuna da '' tabi ki şiddeti övmüyoruz '' yazarak, hatalı mantığını akladığını, meşrulaştırdığını düşünen beyinsizlerle aynı klanın şerefsiz üyeleridir.
yanlış yapmışlardır diyecektim ama konuya dair görüşlere baktım, "olm ara sokaklarda bizimkileri yalnız yakalamışsınız o yüzden böyle olmuş" yaklaşımını gördüm. bu yaklaşımın ardındaki mantığı araştırdığımızda "yalnız yakalanmasıydılar bizimkiler sizi bi güzel benzetirdi ağzınızın payını alırdınız" çıkıyor.
bu durumda şiddeti sevmeyen biri olarak anadolu yiğitlerin ellerine sağlık diyorum.
herkesin istediği takımı dahi tutamadığı özgürlük (!) ortamında anadoludaki fenerlilere nefret kusarak bir bok yediğini zanneden dağ habitatının müdavimleri. bu tipler, gücüyle kendilerini beceren yine aynı vahşi habitatın abilerinden başkasına saygı duymaz. düşüncelerini, hislerini önemsemez. hiçliğin sosyal hayattaki tanımlarıdırlar. hangi takımı desteklediğin dahi birilerinin kıçlarına battığı bir ülkede, özgür düşünceden nasıl bahsedilebilir? pkk terör örgütü de kendisiyle aynı fikirde olmayanlara şiddet uygular. merak ediyorum acaba bu şehir delikanlıları kendilerini olayın bu boyutundan nasıl muaf tutacaklardır. istanbullu fenerlilere saygı duyuyorum diyerek yaptıkları terörizmi kendilerine göre meşru göstermeye çalışan bir grup zavallıdırlar.
güzel olmayan olaydır. dövmek mantıklı değildir. ama bursa meydanında fener forması giyip gezmek camiye çıplak girmek gibidir. bağdat caddesine gidemiyorsan otur evinde kutla, mantıklı ol.
olay yiğitlikle alakası olmamasıyla beraber Anadolu'da şehir takımı kavramı Türk futbolunun varlığının devam ettirmesi için gereklidir. Bununla beraber şehir takımını tutmak adamlık, delikanlılıktır da. Çünkü tribünden, ortamına, oradan havasına kadar seversin takımını, Gücün köpeği olmazsın, adam gibi görmeyeceğin Tribünün yalakası olmazsın, hemşehrilerinle omuz omuza durmayı bilirsin.
Bu açıdan Nasıl ki Beşiktaş'ta FBliler şampiyonluk kutlayamazsa, samsun'da, ordu'da, Bolu'da da kutlayamaz.
yani mesele sadece fener değildir. Mesele istanbul büyüklerine, Güç yalakası taraftara (semt çocuklarına birşey demiyorum, semt takımı tutmak onurdur, tıpkı şehir takımı tutmak gibi) karşı duruştur, delikanlılıktır. BU Ordulu olup GS'yi tutan ve GS kutlaması yapan için de, Sivaslı olup BJK yavşağı olan için de geçerlidir.
Ha hala anadolu'da bu abartılmış tepkiye karşı "bana ne ben anadolu şehirlerinde kutlama yapmak istiyorum" diyen varsa
önce boğazın karşı yakasına geçip Beşiktaş'ta kutlamalarını yiyorsa yapmalarını öneririm. FEnerle aynı şehrin takımı olmasına rağmen yapamayacağınız işi tutup da Karadeniz, bursa gibi köklü futbol gelenekleri olan anadolu şehirlerinde yapamazsınız.
insanların işi gücü kalmamış, şampiyon olan takım taraftarını dövmeye başlamışlar.
zaten ülkede hiç işsizlik, yolsuzluk yokmuş gibi, tek derdimiz buymuş gibi birbirimizi dövüyoruz. dünyanın neresinde böyle bir zihniyet vardır merak ediyorum.
