fenerbahçe gibi fazlaca taraftara sahip bir takımın başkanı olabilecek o kadar tepkilere rağmen sırf bilmem ne ihalelerini aldığı için aşağı çekilmek istenir, yoksa delil falan olamaz, fenerbahçe şike yapamaz.
"küme düşme ve puan silme cezası olmayacak" diyen bir federasyon başkanı adayı sırf "türk futbolu'nun marka değeri" için desteklenir, başkası olamaz olamaz!?
nasıl ki penaltı kararı, seyircisiz oynama cezası her zaman yıllarca süren mahkemeler sonucunda belirlenir, fenerbahçe gibi federasyon yaptırımlarına tabi olan bir takım da bu mahkeme sürecini beklemelidir.
.
.
.
neyse daha da yazılır ama x takımı yenilince ya da fenerbahçe y takımını yenince otomatik olarak şike yapılmamış olur, çünkü fenerbahçeliyiz!?
gün geçmiyor ki çoluk çocuğun rahatça üye olup yazabildiği bilimum taraftar sitesi veya forumlardan cımbızla çektiğini sözlüğe copy-paste yapıp taraftar profili tespiti yapan liseli bir bukalemunla karşılaşmayalım...
psikoloji mi diyoruz? diyelim. son 10 senede içerde dışarda ezilip tokmağı yiyenler derneği kuran psikoloji ne ise hala bu büyük takımın vefakar ve eşsiz taraftarına dil uzatan psikoz da tam olarak budur. süleyman seba gibi efsaneyi küfürlerle uğurlayan, kulübü perişan etmiş demirören iki transfer yapınca kıçını yalayan, sırf centilmen diye vefat etmiş başkanına küfürler savuran kafa, şartlar ne olursa olsun camiasına, liderine sahip çıkan bu sivil güç ile ancak bu kadar uğraşabilme gururunu yaşayabilir.
yaşa. bu gurur senin.
bir de ilkokul bahçelerinde ''ya ya ya şa şa şa fenerbahçe çok yaşa'' diyen birileri var mı diye bakıyor musun arada bir? ordan da müthiş bir tespit çıkmaz mıydı?
allah bizi böyle şakacı yapsın da 'şu galatasaray'ı yenelim şampiyon olmayalım razıyım abi' pazarlığına düşürmesin. böyle bir şey duyarsanız şakanın ötesine geçmiş birine götüyle gülmek nedir tam olarak öğreneceksiniz.
