onca şey yazdım defalarca sildim... hiç bir kelime tam olarak anlatamıyor. cümlelerin içi boşalıyor sanki...
evet islam çupi herşeyi çok güzel özetlemiş üzerine eklenecek bir satır, bir kelime bile yok. ancak bu öyle bir sevgi ki...
hani en sevdiğiniz size ihanet eder de içiniz acır ya, hiç ummadığınız yerden yersiniz darbeyi... bazen de karşınıza o kadar güzel bir şey çıkar ki, bok gibi geçen bir günün kötü anlarını bir kaç dakikalığına da olsa unutursunuz. işte bu sevgi her ikisini de zaman zaman yaşattıracak kadar güçlü...
lafların yine içi boşaldı. anlatmak istediklerimi anlatamıyorum...
ama şu durumu anlatayım size belki anlamanıza vesile olur:
fenerbahçe sevgisinin ne kadar yoğun olduğu, ağır bir mağlubiyetin ertesi sabahı, ön taraflarda beyazlamış bir iki saç telinin aynada farkedildiği anda anlaşılır...
bu satırları okuyan galatasaraylı, beşiktaşlı arkadaşlar da kendilerinde benzer duyguları taşıyordur...
herkes herkesten daha çok fenerbahçeli, galatasaraylı, beşiktaşlıdır.
futbolcudur parayı kım verirse orda oynamaktadır. görende hiçbir takımın futbolcusu başka takımda oynamamıs sanır. para nerde futbolcular orda. taraftardır gerçek sevgiyi gösteren.
"Fenerbahçe büyüklüğü ne şampiyonluk büyüklüğü, ne kupa büyüklüğüdür. Onun büyüklüğü başka bir büyüklüktür işte, adı konamaz" . o işte böyle bir sevgidir.
Sevgi kavramını götünden anlayanların illüzyon olarak görmesi normaldir. Kendi takımlarına karşı bile sevgi besleyemediklerinden empati kuramazlar, anlayamazlar.
kendileri çok temizmiş gibi sürekli "şikeci" diyen cibilliyetsizlere maruz kalma durumunu siklememektir. O asılsız "şikeci" yaftasının hangi vatan hainleri ve derin cemaatik operasyonu ile olduğunu bilmektir.