mali açıdan hemen her daim, futbol şubesi olarakta son 8 yılda ciddi yatırımlar yaparak gücüne güç katmış kulüptür. e sahada oynanan futbol açısından bir kulübün sürekli güçlü, sürekli yarış içinde olmasını bekleyemezsiniz. fenerbahçe'nin de bir-iki yıl üstüste belki daha fazla şampiyon olamayacağı günler gelecektir. ama o günler gelene kadar, özellikle de içinde bulunduğumuz zaman diliminde ülkenin en güçlü takımıdır fenerbahçe. en güçlü ve en popüler ''kulüp''ü olması gerçeği ise uzun yıllardır değişmeyen ve kolay kolay da değişmeyecek bir gerçektir. bu yüzdendir ki; seveninden daha fazla sevmeyeni, dostundan çok düşmanı vardır... ama ne yazık size ki fenerbahçe için bunlarla mücadele etmek ve başa çıkmak artık çok kolay...
edit; ayrıca güç ve büyüklük farklı şeylerdir.* güç geçici, büyüklük uzun solukludur. e fenerbahçe'nin büyüklüğünü islam abi öğretti hepinize...
bu bir Türk klübümüdür diye sorulan sorudan önce yada sonra yapılan önermedir.
sivassporda yada alanyaspordada bu kadar Türk(!) oynasaydı maçların skoru ne olurdu diye düşünmemizede sebep olur bu cümle.
vakti zamanında napolyon'un da dikkatini çekmiş olaydır. yüreğiyle oynayan bir anadolu takımının* karşısına norveçten getirtilen kremler, rusya'dan getirtilen kramponlar, venezüelladan getirilen armadillo derisi mataralar, fuji eteklerinden toplanan sazlardan örülmüş atletlerle çıkmak her babayiğidin harcı değildir. bir fenerbahçeli olarak dikkatimi çekmiştir.
parayı ve taktiği ne kadar doğru kullanmanın da meyvesini yiyen takım olmanın da güçlü olmada etkisini bilmesindendir.
olaya parası var düdüğü çalar anlayışı getirenlere, parayı harvurup harman savurmamanın da tüyolarını verdirir.