Zamanında da kendisine karşı iyi oynayan oyuncuları alırdı. Şimdi ise Türkiye'de başarılı olan oyuncuları diğer büyük takımlar gibi takibe alarak transfer etmeye de bayılır. Bunun için de ekonomik gücünü kullanır. Sayılı kulüple arasında iyi ilişkiler vardır, bu yüzden genelde o kulüplerden transfer yapar.
galatasarayın beceremediğini becerebilen politikadır. dünya da ki bütün futbolcular galatasarayın listesindedir nedense. fenerbahçe de onlardan görüp alıyor. alex i, carlosu, anelkayı, ortegayı hep galatasarın elinden kaçırdılar zaten.
galatasaraylılar hiç eksilemeyin, liseli bir tavrı var transfer konusunda kulübünüzün.
aykut kocaman'ın takımın başına gelmesinden bu yana düzelmekte olan politikadır.
şöyle bir durum var. türkiye ligine çok nadir a kalite yabancılar getirebilirsiniz. bu yabancıları getirme durumları da bellidir. bu oyuncular ya belli bir yaşın üzerindedir, ya da kendini tekrar kanıtlamak zorunda olduğundan oynamak için gelirler. hagi'den bu yana böyle oyuncular geliyor ligimize. hangisinin ne kadar yararlı olduğu tartışılır ama son yıllarda ortaya çıkan bir durum var.
fenerbahçe takımı 2004 yılında alex de souza'nın kadroya katılımından bu yana bir sistem takımı olma yolunda ilerlemeye başladı. bu sebeple de belli mevkilere, belli oyuncu tipi transfer ediliyor sürekli. kimi transferler çok yanlış oldu, kimileri cuk oturdu ama süreklilik gösteremedi vs.
aykut kocaman geçen sezon yabancı olarak miroslav stoch, issiar dia ve mamadou niang'ı transfer ettirdi. üç oyuncunun belki toplamda skora katkıları alex de souza'nınki kadar değil. ancak unutulmaması gereken bir durum da bu oyuncuların fenerbahçe'nin oyun stilindeki gelişmeye katkıları.
fenerbahçe aslında tamamen zico dönemindeki oyun stiliyle sahada yer alıyor. aykut kocaman yer yer daum'un sistemini oynatıyor diye eleştirildi ama arada çok belirgin farklar var.
alex sahadayken fenerbahçe'nin stoch ve dia'yı aynı anda kullanması çoğu zaman bir lüks. ancak takım gol için bastırıyorsa ve karşı kaleyi ablukaya almışsa buna başvurulabilir. öbür türlü zaten ofansif olan bekler de ilerde kalıyor ve takım geride çok zayıf kalıyor.
ayrıyeten fenerbahçe takımında bazı mevkilerde ciddi anlamda eksiklikler var. gökhan gönül, emre belözoğlu, ve mamadou niang olmadıkları takdirde eksiklikleri inanılmaz derecede hissedilen oyuncular. takım da şu anda bunun altını doldurmaya çalışıyor. niang'a alternatif olarak emmanuel emenike alındı. gökhan'a alternatif olarak ise orhan şam alındı deniyor, henüz resmi açıklama gelmedi. emre'nin alternatifi olarak ise sezer öztürk'ün adı geçiyor. savunma göbeğine de en kötü ihtimalle joseph yobo'nun bonservisinin alınamaması ihtimalinde as, alınması durumunda ise çok kaliteli bir yedek olacak olan serdar kesimal ile ilgilenildiği söyleniyor.
alex'in alternatifinin olmadığı ise acı bir gerçek. ancak kaldığı takdirde semih şentürk top tutma ve dağıtma bakımından bu bölgeye iyi bir alternatif olabilir. veya olası bir sakatlık veya kart cezası durumunda niang & emenike ikilisinden, ya da stoch ve dia'lı 3 forvetli sistemden de yararlanılabilir.
bu transfer politiakası akıllıcadır. çünkü aklı başında fenerbahçe taraftarları ismi olan oyuncuların çoğu zaman göz boyama aracı olduğunu, ligimizi ciddiye almayarak tam anlamda verimli olamadıklarını bilmektedir.
haldunsever melisleri her daim ağlatan politikadır. hatta hızlarını alamayıp muhasebeciliğe falan merak sararlar, sanki fener'in parası babalarının parasıymış gibi.
alex de souza
anelka
ortega
lugano...
ve daha niceleri. rüyanızda görüyordunuz sizden çaldık evet. işte böyle de ağlatan politikadır. hatta politakadır.
genelde futbolcu araştırmazlar. galatasaray ve beşiktaş'ın ilgilendiği futbolculara herkesden fazla para verip transfer ederler.
(bkz: colin kazım)-beşiktaş
(bkz: mehmet topuz)-beşiktaş
(bkz: miroslav stoch)-galatasaray
yine gördüğümüz kadarıyla fenerbahçelilerden çok diğer takım taraftarlarını ilgilendiren politikadır. işte bu da fenerbahçeli ve diğer takım taraftarları arasındaki farklardan biridir...
edit: eksileyen insancıklara söyleyeceğim tek şey kendi takımlarıyla uğraşmalarıdır. ben bugüne kadar galatasarayın her hangi bir transferine veya transfer politikasına dair eleştiri içeren bir entry girmedim. beni ilgilendiren benim takımımdır. sizide bu yola davet ediyorum...
Semih Şentürk'ün ikinci forvet olarak görev yaptığı takıma 1,5 forvet olarak gökhan ünal'ı milyon eurolar harcayarak transfer edecek kadar başarısız politikadır.
Güiza, mehmet topuz ve emre belözoğlu'na harcanan 40 milyon euro'yu saymıyoruz bile.
ornek bi politikadır. once oyuncunun buyuk annesiyle, sonra dayısıyla en son da takımıyla anlasma politikası ile bu isin olmayacagına kanıttır.
hassittir editi: besiktaslılara cok koydu; tamam tamam yalvarırım kotulemeyin artık gordon schildenfeld mukemmel bi oyucudur itiraf ediorum, lutfeeenn!!