fenerbahçeye gelen bütün oyuncuların çirkeflik katsayısına göre transfer edilmeleri ve futbol ahlakı ve centilmenlikten nasibini almamış bir takım olması.
bugün kalan 17 takımdan biri bile fenerbahçe'nin şampiyon olmasını istemiyorsa bunun nedeni kesinlikle aziz yıldırım'dan başkası değildir. aziz yıldırım'ın recep tayyip erdoğan'dan farkı yoktur. ikiside kendi taraftarlarının çok sevdiği, başkalarının ise inanılmaz nefret ettiği insanlardır. tabi gönül isterdi ki durum böyle olmasın ama ne ekersen onu biçersin. yoksa görülecektir ki aziz yıldırım fener'i bıraktığı an, bugünkü tablo ortadan kalkacaktır. yoksa anadolu takımlarının bile fenerin şampiyon olmasından bu kadar rahatsız olması başka şekilde açıklanamaz.
temaşa üstatları, aziz yıldırım' ın mizaç olarak rte' ye benzerliği yüzünden fenerbahçe' nin de benzer nedenlerle sevilmediğini iddia etmişler. bu durum rte' yi sevmeyenlerin, türkiye' yi sevmediği şeklinde gayet rahat yorumlanabilir ki, olay çok farklı bir boyuta gider.
fatih terim- rte benzerliğini ve bir iki seneye de arda turan' ın recep bey kıvamına geleceği gerçeğinin sezilmesi, fakat bu durumun galatasaray adına bir antipati doğurmamış olduğu gerçeğinin yarattığı paradoksal durumu açıklayamamaları teorilerinin en büyük çıkmazı kanımca *
gerçek şudur ki; galatasaray son yıllardaki durumu itibariyle, kıskanılmaktan ziyade insanlarda acıma duygusu uyandırmakta.
son yıllarda fenerbahçe' nin, ezeli rakipleriyle aralarındaki fark, derin bir uçuruma dönüşmüş, ve bu uçurum gitgide de büyümekte. diğer takım taraftarları ise bu durumu çaresizce seyretmekte ve bu kıskançlıktan doğan gerilim, fenerbahçe nefreti olarak yüzeye vurmakta.
aziz yıldırım gibi takımını sahiplenen, bu uğurda her türlü fedakarlığa katlanan büyük bir başkana duydukları hasret, ve beklentinin imkansız oluşuyla orantılı hayal kırıklığı, fenerbahçe düşmanlığını tekrar ve tekrar yeniden üretmektedir.
fenerbahçe'nin küçükten büyüğe bütün rakiplerinin ilk rakibi olmasından kaynaklanır. bir kulübün başkanının şampiyonluk hedefi koyarken "yüzüncü yılında fenerbahçe'yi şampiyon yapmamak için elimizden gelen her şeyi yapacağız" demesi ve aynı kulübün ligde iddiasız kaldığı ve fenerbahçe'nin şampiyonluğa oynadığı her sezon şampiyonluktaki rakibine istisnasız yenilmesi, başka bir kulübün başkanının fenerbahçe'yle puanları eşitlendiğinde "ülkenin 4'te 3'ü bizim şampiyonluğumuzu istiyor" demesi, aynı başkanın bursaspor'un şampiyon olmasını sağlayan maçta fenerbahçe'den puan almasını hatırlatarak "bursapor'un bize borcu var" demesi ve bunun neticesinde o maçın beklendiği gibi sonuçlanması bunun bilimsel açıklamasıdır zaten.
aynı şekilde sezon içerisinde şampiyonluğa oynayan rakibi hakem hatalarıyla fenerbahçe'den daha fazla puan almışken ve bariz bir şekilde diğer takımların fenerbahçe karşısındaki performansı ile şampiyonluktaki rakibine karşı performansları farkı göze batıyorsa ve birileri buna rağmen fenerbahçe maç kazandığında "aziz yıldırım satın aldı" gibi yaklaşımlarda bulunabiliyorsa daha bilimsel açıklamaya mı gerek vardır?
bakınız lugano örneği de bilimsel açıklamadır. lugano'nun yaptığını fenerbahçeliler dahil kimse tasvip etmez. ancak beşiktaş-trabzonspor maçında giray'ın rakibine giriş şekline laf etmeyenler bir lugano'dur tutturmuş. lugano'nun defans oyuncusu özelliklerini severim ama rakibini sakatlayacak bir harekette bulunmasını kesinlikle kınarım. ama bir şeyleri görürken fenerbahçeli olmayanlar da görülmeli. fenerbahçe-gaziantepspor maçında lugano kadar emre güngör de o maçta atılmalıydı. iki futbolcu da atılmalıydı derken hakemin fenerbahçe tarafını tuttuğunu söylemek bilimsel açıklamadır.
ayrıca gençlerbirliği, konya, manisa gibi takımlar da fenerbahçe'nin sahip olduğu imkanlara sahip olmak için kıskanırlar fenerbahçe'yi. kurumsallaşmada en büyük rakipleri bile kıskanıyor fenerbahçe'yi. şampiyonluk kaybettiğinde bile lisanslı ürünleri satışlarda tavan yapıyor, kombineleri kapış kapış gidiyor. şükrü saraçoğlu en dandik maçta bile yarısına kadar doluyor. ayrıca spor kulübü olarak sadece futbolda değil diğer branşlarda da zirveye oynuyor fenerbahçe. neden kıskanmasınlar ki?
edit: fenerbahçe şampiyon olamadığında şampiyon olmuş gibi sevinen rakipleri unutmuşum.
tekme tokat faul yapan oyuncuları*, * hakemler tarafından korunup kollandığı halde bir yöneticisinin* televizyona çıkıp "hakem hatalarıyla şampiyonluğu kaybetmek istemiyoruz." demesi.
yoktur. Gayet basit, fenerlilerin bile o küçük beyinleriyle anlayabileceği nedenleri vardır.
Ulan siz değil misiniz şampiyon olduğunuzda tur atarken başta galatasaray olmak üzere büyük takımlara or*spu çocuğu diyen? Hatta tur otobüsünde kendi futbolcularınız dedi.
Ulan siz değil misiniz başka takımlar uefa'da şampiyonlar liginde başarısız olunca dalga geçen?
Ulan siz değil misiniz lugano gibi, bilica gibi şerefsiz, adi, haysiyetsiz oyunculara sahip olan?
Ulan siz değil misiniz tanrı gibi gördüğünüz mafya bozuntusu aziz yıldırım'ın yaptığı şike ve hile olaylarını destekleyen, ses çıkartmayan?
Arkadaş biz burada 17 kişi birleşmedik. 2-2 maç sonucu duyunca beşiktaş lehine bağırırken iyiydi değil mi? Siz bilirsiniz işinize gelince başka takım tutmayı. Sevmiyorsak sevmiyoruz ulan ne başarınız var adam gibi de kıskanıcaz sizi?