öncelikle bunu söylemekten keyif almıyorum. bir başka kulüp taraftarı olarak, fenerbahçeli arkadaşlardan olup diğer kulüplerle ve taraftarları ile ilgili olarak durmadan konuşanlar için sunulan bir tespittir bu. kendi kulüpleri üzerine biraz düşünsünler diye. kendi takımını destekleyen ve çamur atmak yerine diğer takımları suçlamadan eleştirenlere sözümüz yok. bu tespiti edepsizlik olarak algılayacak olan varsa peşinen söylüyorum ki gerçekten art niyetli değilim. sadece türk futbolunun bu hale gelmesindeki şahısların bayrak tutanlarından olan aziz yıldırımın fenerbahçe içindeki durumuyla ilgilidir.
bir galatasaraylı olarak fenerbahçenin takım olarak 1. olmasını haliyle istemem fakat isterim ki 2. olsun. rekabet olarak önde olmak en büyük rakibinizin önünde olmak demektir çünkü. fenerbahçe taraftarı için üzülüyorum. gerçekten. haketmedikleri şeyler yaşadılar. avrupa yasakları, saha kapatma cezaları... fakat taraftar hep övündüğü fenerbahçe cumhuriyeti olarak adlandırdığı bu camia için ne yaptı? kimi destekledi? hangi seçilmişi, atanmışı ve alınmışı yaktı? bunlardan hangilerine göz yumdu? bu sorulardan sonra başı yanmayan tek kişinin kulüp delegeleri tarafından seçilen aziz yıldırım olduğunu görüyoruz. ne aykut var ne alex ama o hala koltuğunda oturuyor. içerde yatmış olması bile onu koltuktan etmeye yetmemişti. şimdi bir cumhuriyet düşünün ki onu oluşturan insanlarda değil baştaki tek adamda güç. o zaman buna cumhuriyet değil krallık denir. üzgünüm ki aziz yıldırım fenerbahçenin el freni olmasına rağmen kralıdır.
şimdi fatih terim'e de imparator diyorsunuz filan diyecek kadar durumu anlamamış olanlar varsa diye peşinen söylüyorum ki lakap başlığına bir bakın. hakan şükür'e de boğazın boğası ergün penbe ye buz adam deniliyordu.
tekrar söylüyorum: kendi takımını destekleyip diğer takımları aşağılamadan ya da çamur atmadan eleştiren fenerbahçeliler kesinlikle sizin hakkınızda ufacık da olsa kötü düşünmüyorum.