philosophia: bilgelik arayışı, bilgelik sevgisidir. bilimlerin, yaşamın anasıdır. felsefe sorgulamaktır; üzerine düşünmek, böylece zifir bir karanlıkta bir iki mum ışığıyla ilerlemektir.
her insanın kendi iç dünyasında yaratması ve kendisinden başka kimse ile paylaşmaması gereken olaydır. aksi takdirde boku çıkıyor azizim. kişisel gelişim kitaplarında veriyorlar ayarı yok pozitivizm yok egonun ayağı abuk subuk şeyler. tamam bunlar güzelde siz farkında olmadan prototip insan modelleri yapılıyor. fabrika çıkışlı gibi. herkes aynı yada biraz daha farklı bir felsefe ile hayatını götürmeye çalıştığı için koyun sürüsü gibi toplumlar çıkıyor ve dolaşıyor ortalıkta. felsefenin en güzeli bireylerin kendi kendine buldukları deneyim ile yaşayarak tecrübe ettikleri hayat tarzıdır, düşünme tarzıdır ve bu sürekli değişen bir şeydir stabil olamaz çünkü insanın deneyimleri sürekli değişir. aynı şeyi tecrübe etseydik durum sabit olabilirdi ama öyle değil işte.
düşünme, düşünce dili. Üzerinde kafa yorması yerine göre acı verici veya eğlendirici olan, çığır açma yetisine sahip, analitik düşünme yetisi faaliyetidir. analitik olması felsefi düşünüşün sistematikliğinden kaynaklanır. öyle ortamlarda içip içip "bu dünyaya ben niye geldim" yapmak için değildir.
uzak kalmaya çalışsamda bir şekilde , gördüğüm her yüzde bana gülümseyen, hayatın anlamını arıyorum diyen insanların bilgi peşinde koşmalarına verilen addır.
ne güzel birikimler halinde bir bilginin bir anlamın bir merakın peşinde gitmek. en güzeli kendince yorumlar yapabilip anlamlı çıkarımlarda bulunabilmek.
ülkemizde düşünceye verilen önemin yerine binaen çok rağbet görmemesi çok anlaşılabilir bir sonuçtur. * diye bir söz var bizde. burada böyle napcan.
gereksiz olarak nitelendirilen; fakat sosyoloji, psikoloji, ekonomi, siyasi bilimler, fizik, biyoloji gibi bilimlerin doğmasını sağlamış, dolayısıyla insanlığa çok büyük katkıları olmuş bir bilim üretecidir.
"felsefe, kişinin gelmeyeceğini bildiği birisini beklemesine benzetilebilirse,buradaki önemli nokta felsefenin sevmeden olamamasıdır; sevmenin de sevilen ortada değilken bile kendi kendine yeterli olması..." o.aruoba
'philo-sophia' bilgi sevgisi anlamına gelir dolayısıyla philo-sopher'da bilgi seven anlamına gelir. işte bu yüzden felsefe bana göre eğitim ve öğretimde düzgün olarak öğretilmesi gereken derstir. felsefe size bilgiyi sevme nimetini kazandırır. matematik, biyoloji, tarih gibi derslerde o alanla ilgili bilgi alırken felsefe ise sizin genel olarak bilgiye olan arzunuzu, ihtiyacınızı tetikler. felsefe size bilgi kazandırmaktan ziyade sorgulamayı öğretir. işte bu yüzdendir ki benim fikrime göre eğitim ve öğretimde felsefe geniş bir yer kaplamalıdır. şu sıralar yapılan eğitimde öğrencilere bir takım bilgiler veriliyor fakat bunları sorgulamak öğretilmiyor. bir yerde bununla ilgili anlamlı bir aforizma okumuştum kimin yazdığını ise hatırlamıyorum: ''eğitim kovayı doldurmak değildir eğitim ateş yakmaktır.'' felsefe işte tam bu ateşi yakar.
zorla değilde severek kendi kendine işlendiğinde insanı olağanüstü bir düşünce akımının içine tutkuyla sürükleyen , kimbilir belki de oksijen ve sudan sonra en önemli hayat yaşam gereci.zira o olmadan doğal olmayan hiçbir şey olmaz.örn elektrik gibi , internet gibi , uludağ sözlük gibi , sol sütundaki yaratıcı başlıklar gibi.
-felsefe mi ııhhhm *
yanıtını verenlere sağlı sollu, tekme tokat dalmayı gerektiren, temelde insana insan olduğunu her saniye hatırlama yeteneğini kazandırmayı amaçlamış düşünce alanı.
