-insanlar anı yaşamaktansa , özellikle en önemli olan bazı duygularını neden hep geriye atarlar anlamıyorum nalan. yani mesela ikimiz birbirimizi istiyoruz, sen bana bakınca ben sana bakınca içimiz cız ediyor ve niçin bazı şeyleri bekliyoruz, olgunlaşma dönemi denilen olay veya sabır, zaman harmanı neden gerekli. canlı yayın değil midir hayat? şu geçen saniyelerin; bak ben konuşurken bile geçen saniyelerin geri dönüşü var mı? bıraksak kendimizi duygularımızın akıcılığına ve aksak.. durdurmasak, zamanla örgüyle set çekmesek, gem vurmasak şehvetimize.. bir süre sonra geriye baktığımızda keşke şu dakikaları sevişerek geçirseydik diye üzülmesek gençliğimiz tüm hızıyla akıp giderken..
+boşuna uğraşma talat , olmaz daha ilk günden dedim.
felsefe yapmak demek kızın zayıflığından faydalanıp etini kullanmak demek değildir.. felsefe yapmak ne demek bi kere.. felsefe ne demek? felsefenin içini o kadar boşaltmışlar ki; bu başlığa entry girmek çok gereksiz olacak.. kime ne anlatabilirim ki ben? felsefe yapmak,edebiyat parçalamak,roman okumak,hikaye anlatmak... kullana kulana içini boşalttınız bütün bu terimlerin.. çakma sözlüklerde açılan başlıklara süs oluyor içini boşalttığınız terimler.. güle güle kullanın..
kendine motorin feylesof arayan kız. o zaten verecektir de birûniden bir sebep aramaktadır. yani o ara "bıldırcın hurmalar, götümü tırmalar" deseniz de verir, "bu dünya sefertasına benzer, döner durur cenabet ellerde" deseniz de. yollu anam o kız...
felsefenin özünde ne olduğunu bilen bi kızsa o.
değil vermeyi, koşarak yanından ayrılmayı isteyecek olan kızdır. ayrıca felsefe filan derken kafayı sıyırmış saç sakal bir birine karışmış entellere vereciene gitsin börtü böceğe versin o kız.*
"bir erkeği cinsel anlamda doyurmadan onun zihninin derinlerine inemeyeceğine inanan" hatunun, "du bi sevişelim, arkasından konuşuruz" modundaki tavrı olabilir.
+leyla duydum ki kızlara felsefe yapılınca veriyorlarmış.
-öyle de mecnun sen gerçekten hayvansın. sana vermem bu laftan sonra.
+ama leyla freud der ki "her şey boşalmaktır."
-bi dakika masanın altına eğiliyorum.
sonuçta kadınlarında sekse ihtiyacı vardır ve belli kisveler altında erkeklerle yatabileceklerinden esasında sadece veren kız olarak incelenmesi gereken olgudur, çünkü burda felsefe amaç değil araçtır, bahanedir.
nihayetinde kadın sizle yatmak istiyor ise, materyaller sadece aksesuardır. bundan misal bir arabaya veren kız modelini ayrı tutuyorum; çünkü aksesuara aksesuar olmak maksadı vardır.
- biliyor musun; hayat yaşantıyı değil, kendini aramaktan ibarettir.
+ yaaa.
- hem yarına bambaşka bir insan olarak başlayacağım diyenler neden bugünden başlamazlar ki?
+ bilmem. ama harika bir görüş.
- insanlar uçurumun kenarına gelene kadar kanatlanamaz.
+ yeter artık yeter! dayanamıyorum. her yerim sulandı. hemen şimdi, burada ağzıma almak istiyorum.
- off ya. bi an hiç yapmıycaksın sandım. lan o değil, biz iki cümleyle deviriyoruz ya şimdi, zamanında plato, sokrates falan ne mala vuruyorlardır be. değil mi ama?
+ cuk cuk cukkkk..
- neyse sen hiç bozma şimdi. sonra konuşuruz uzun uzun..ohhhşşş.
hayat daima zorluklarla doludur; acımasızdır, soğuktur, zalimdir, haksızdır ve hain bazı insanlara. tarih zamanla döner dolaşır, senide bulur geride alır. bir melek dilemek istersin tanrıdan muhtaçlara o da olmaz. felsefe dediğin nedir ki gülüm ben senin gevşeyip vermeni sevdim. hayat ne tuhaf vapurlar filan.
(bkz: felsefe yaptım versene)
bir kızdan istemek icin saatlerce felsefe yapip, ozbenligine ters hareketlerde bulunan erkegin dunyasına acırım. sahsen kendim boyle isteklerim oldugu zaman alıyorum karsima, icer misin diyorum, icerim diyor, ortam ve kosullar gerekliyse oluyor. ne gerek var kasmaya, maymunluga azizim.
felsefeyi cinsel isteklerine alet eden ve belkide sirf bu yüzden felsefe yapmayı çok seven kizdır. her felsefe yapmasından sonra gevşeyip verdiği rivayet edilir. *