- aşk diyorum selen.. ne kadar uçsuz bucaksız bir derya aslında.. kiminin kollarında, kiminin yüreğinde, kiminin ise sadece ellerinde.. bazen kayıp gidiyor avuçlarımızdan.. bazen ise yanıbaşımızda oluyor fark edemiyoruz.. akabinde aşk semalarında seyir ediyoruz.. ben ve keyfimin kahyası..
+ eee?
- yani diyorum işte..
+ kısa kes.
- (iç ses: hani felsefe yapınca veriyodu lan) hmmmm.. ya aslında tamamen, ben bilmediğimi bildiğim için diğer insanlardan daha akıllıyım.. * hani diğer lavuklar çıkıyor atıp tutuyor lakin hayat öyle değil ki.. attığın şeyler her zaman geri dönmüyor selen.. karanlıkta kayboluyor.. ta ki bir el uzanana kadar.. ölüm;..
- ehuaehuah yok canım, ne alakası var. benim doğam böyle. ben hep felsefiğim. her zaman. ama selen demişlerdi, nasıl oldu yaaa.. anlamadım.
+ isim benzerliği işte.. tesadüf! ahahahah..
- hebele hübele.. sağol..
+ bak ne dicem, niçe'den bahset. onu duyduğu an üstüne atlıyormuş. öyle diyorlar.
- ta-ta-mam..
+ az önce bülbül gibi şakıyodun hayat, aşk, ölüm falan. ne oldu dilin tutuldu?
- ben hiç tahmin etmezdim.. felsefe yapınca gevşeyip vermeyen bir kız olabileceğini.. bana böyle öğretmediler.. sanırım ağlıycam!
+ olsun öğrenmenin yaşı yoktur canım. hem bak seni güzel bir durumdan kurtardım. ne demiş niçe ağabeyimiz; 'en insani davranış, bir insanın utanılacak duruma düşmesini önlemektir.' değil mi ama?
- oyyhhhşş..
+ ay hem felsefiksin hem cenabet oldun. seksi entel seni.
- çok özür dilerim aniden şehvetle kaplandı vücudum. üzgünüm, ben kaçar..
+aslında saplantılı konular var halkımız bekarete niye bu kadar önem veriyor??törenin güçü ne??
-ama aşkım bunları değiştiremezsin
+ama cinsellik bir içgüdü nasıl karşı geleceksin??hayata karşı geliş değil mi bu??
-anı yaşa diyosun yani
+ben demiyorum gerçek bu
-hadi o zaman eve gidelim
+off felsefe bölümüne mi geçiş yapsam ??
k: - hava çok sisli ya. hiç birşey görünmüyor.
e: - hayat da öyle değilmi zaten bir adım sonra ne olcağını bilemiyoruz.
k: - çok tahrik oldum ya. hemen indir pantalonunu.*
aslında vermesi için felsefe yapılmasına gerek olmayan kız tipidir. bir kaç felsefe terimi aynı cümlede kullanıldığında ruhunu aynı zamanda özellikle bedenini partneriyle kolaylıkla paylaşabilen insandır.
tv: şimdi de sıra pilates topu hareketlerinde...
k: berke koş getir pilatesi!
o: buyur aşkım, acele et küçük berke sönüyor!
tv: eveeet.. şimdi gevşiyoruuuuz... bir yandan da düşünüyoruuuuuuuz. düşünün, düşünün, düşünün eveeeeet. sanki bulutlarında üzerinde yüzükoyun sallanıyormuş gibi... bunları düşünün. *
o: aşkım çabuk ol, hızlı düşün... olmadı çarpım tablosunu falan şeğap.
k: ayol dur bi saniye. tam gevşeyecekken konuşmaya başlıyosun...
türk insanının felsefe anlayışı hasebiyle farklı bir gezegenden zannettiği, felsefik erkeğe bir sıcak bakan; etkilenen, biraz da hafifmeşrep bir kızımızsa oracıkta ortalığı dağıtan hanım abladır. ilişkiyi kurduysanız, verecek olduktan sonra bir hafta sonra da verir zorlamayın. türk insanı içi boş olmayan her muhabbeti felsefe saydığından ötürü, filozof zannedilen hatundur aynı zamanda. tok sesli, ciddi, fikirleri olan bir erkekten bahsediyoruz sadece. bu erkek sizseniz, verecek kız da bulursunuz.
kızların erkeklerden etkilenmesindeki ana unsur dil. bir erkek ne kadar duzgun bir diksiyona sahipse sesi ne kadar toksa o kadar kolay sevgili yapar. pek cok bayanın kenan ışık'a hasta olması gibidir.
-niçe sevdiği kadın uğruna hastalıklara düşmüş ve...
+ne çe?
-yükseldikçe uçma bilmeyenlere daha küçük görünmemiz kaçınılmazdır.
+...
-ben ne yazik ki vücut ve ruh değil, uçüncü bir şeyim. ben insan değilim, bir dinamitim
-hi hi hi hi
+al bakim şunu azına.. ohhşşş