yoktur. çünkü felsefe denen şey bir düşünce biçimidir ve düşünce biçimleri felsefe öğrenilerek kazanılamaz. ha yok eğer ben felsefe öğrendim de düşünce biçimimi sonradan oluşturdum diyen varsa da bu da çok büyük kolpadır çünkü bunu söyleyen kişi muhtemelen 3 ordan 5 burdan bir şeyler öğrenip ortaya karışık mal bir şey yaratmıştır kendi içinde.
örnek olarak; birisinin karşısındaki " ulan ben tanrı olcaktım varya şunu böyle yapardım" gibi saçma sapan bir rakı masası muhabbet cümlesi kurması ve diğerinin de " tanrı olmadığın için asla o hissiyatı bilemez ve buna bağlı olarak insanca düşündüğün bu şeyi tanrıyken nasıl yorumlayacağını asla kestiremezsin" demesi bir felsefi akım oluşturabilir.
ya da 5 yaşında bir çocuğun " aslında bu kuşlar uçmasa da yine böyle kanatları olsa ama kullanamasalar böyle yerde yürüseler onlara yine kuş mu diycektik anne!" sözünden bile bir felsefi akım doğabilir. (jhon locke'un boş levha diye tabula rasa sıçması gibi )
bu örnekte de görüldüğü gibi felsefe yapmak için sadece düşünmek yeterlidir. ha dersen ki niye yapıyoruz amk felsefe başka işimiz mi yok. doğru diyosun valla dağılın hadi!
Felsefe bilinmezliğe ve ulaşılmazlığa hizmet ederken başka bir felsefeye ihtiyaç duyması sanırım imkansız. Felsefede sorunun cevabıda sorudur. Beslendği tek şey sorudur. Felsefe yapmak için sormak ama gerçekten sormak gerek.
Köle sahipleri ekmek kaygusu çekmedikleri
için felsefe yapıyorlardı, çünkü
Ekmeklerini köleler veriyordu onlara;
Köleler ekmek kaygusu çekmedikleri için
Felsefe yapmıyorlardı, çünkü ekmeklerini
Köle sahipleri veriyordu onlara.
Ve yıkıldı gitti Likya.
Köleler felsefe kaygusu çekmedikleri
için ekmek yapıyorlardı, çünkü
Felsefelerini köle sahipleri veriyordu onlara;
Felsefe sahipleri köle kaygusu çekmedikleri
için ekmek yapmıyorlardı, çünkü kölelerini
Felsefe veriyordu onlara.
Ve yıkıldı gitti Likya.
Felsefenin ekmeği yoktu, ekmeğin
Felsefesi. Ve sahipsiz felsefenin
Ekmeğini, sahipsiz ekmeğin felsefesi yedi.
Ekmeğin sahipsiz felsefesini
Felsefenin sahipsiz ekmeği.
Ve yıkıldı gitti Likya.
Hâlâ yeşil bir defne ormanı altında.
yüksek lisans alımlarında herhangi bir dört yıl lisans eğitimi almış olma şartı gösteriyor ki eğitimini almamış olanların da yapabilecekleri işmiş. tartışılır.
Gerek yoktur. Ornegin ibrahim tatlises bile bir sarkisinda '' beni benden alirsan, seni sana birakmam'' diyerek hala anlayamadigim acayip bir felsefe yapmistir.
felsefe nedir? Ne işe yarar? Hayatımızda olup bitenleri sadece bir soru akımına mı dönüştürür? "Felsefe yapma" derken aslında çok soru sorma anlamında kullanırız. Ama zamanla kalıplaşmış.
felsefe yapmak için felsefe bilmeye gerek olsaydı felsefe zaten olmazdı. Tabi günümüz koşullarında mümkün olmayan durumdur. Nitekim bilgi çağındayız ve temellendirdiğimiz sistematiğimiz dünyanın geri kalanından kopuk olmamalıdır. Antitezin varsa bile mevcut tezlerden yola çıkarak temellendirmek, ne kadar aykırı da olsa düşünce sistematiğinin kabuledilebilirliğini arttırır.
felsefe aramak, çatışmaktır. belki başlangıcı gerektirmez ama aradıkça felsefeyi öğrenir insan. çatışma felsefenin doğasıdır. seninle çatışanların kim olduğunu, fikirlerini öğrenmek doğal seyrinde devam etmektir.
gerek yoktur fakat felsefenin metedolojisini bilmeyenler saçma sapan konuşmalarının veya düşüncelerinin felsefe ürünü olduğunu sanırlar, dolayısıyla can sıkarlar, kafa ütülerler...