+ ne okuyorsun abi?
- felsefe.
+ vaay, düşünüyorum öyleyse varım he?
(her nasılsa bu sözü ilkokul terk'ler bile biliyor.)
+ ne okuyorsun abi?
- felsefe?
+ hee, aristo. tamam abi saygılar.
(her nasılsa aristo adı halk arasında felsefenin göbek adı gibi anlaşılır. halk arasını bırak, felsefe okuduğumu öğrenince, koskoca tabib albay benden aristo diye söz etmeye başlamıştı, askerlik muayenesinde; orası komik...)
felsefe okuyan birine potansiyel üşütük muamelesi yapılır. halk felsefenin ne demek olduğunu kafasında çok fazla kavramlaştıramaz. "hindi gibi düşünmek" falan diye yardımcı ve karikatürize unsurlarıyla anlayabilir bunu.
bizim maallede mermerci murat vardı. bir gün kaavede aramızda şöyle bir diyalog geçti:
- türk düşüncesi deyince ne anlıyorsun; bu konuda bir resim çizecek olsan mesela?..
+ türk'ün aklı ya kaçarken ya sıçarken gelir hocam; bu yani..
- kaçan veya sıçan bir türk resmi diyorsun..
- siz hep ateist oluyorsunuz di mi?
-genelimiz evet.
-amma da delisiniz haa
-yok canım ne alaka?
-kim demişti o sözü düşünüyorum öyleyse varım platon mu?
-yok platon değil canım?
- çok kitap okutturuyorlar di mi size?
-okutturuyorlar annem evet.
- filozof oldun di mi şimdi sen?
-hayır olur mu öyle şey?
-e nolcan ya? böyle kitap okuyup duracan mı ölene kadar? gözün bozulur kör olursun hehe ( masuka gülüşü)
-az daha konuşursan katil olacam. bas git.
-felsefe okuyon di mi sen?
+evet amca.
-şimdi nasıl bi şey oluyo bu, felsefe parçalama diyolar ya, edebiyat gibi bi şey mi?
+yok amca. tanımı çokça; "düşünme üzerine düşünme" diyelim.
-hımm. anlamadım ama bi şey, neysee...
+(iç ses) refleksif düşünce desem anlıycaktın sanki hacı amca)
felsefeden mezun olup iş bulamayınca bir süre sigorta firmasında çalışmaya başlayan kızımızın muhattabı olduğu konudur.*
+ felsefe okudun dimi sen?
- evet...
+ ben de ilgileniyorum hobi olarak. feng shui felan takip ediyorum yane.
- git burdan.