istanbul üniversiTESi edebiyat fakültesi FelsEFE BÖLÜMÜNDE OKUDUM.
YERli yabancı(tercüme) bir çok felsEFi ESer okuduk.
doktora yapmak isTEDiM, YABANCı dil bilmiyorum diye kabul edilmedim.
burası sORBONNE Mu DEDiM
GÜLDÜLER,
YETERLi KAYNAK BULAMAZSın dediler
niye tercüme etmediniz dedim
kızdılar,
velhasıl felsEFE okumak fırsATım OLMAdı.
lisANS okumak değil
olsA OlsA HAZırlık.
ZATEN felsEFE fakülte bile olamamış,
edebiyatın kolu
felsEFE.
OKUMAK NEREDE
BiLMEM Ki.
insana çok şey katar. Felsefe bölümünü bitirmiş olduğunuzda anlayacaksınız size kattıklarını. insana başka bir ruh ve bakış açısı kazandırır. Severek gitmekte fayda var. Ben sonunu düşünmeden mesleği düşünmeden sadece sevdiğim için okumuştum. bilinç düzeyinin yukselmesinden korkmayınız. Şöylede güzel bir yanı vardır , dört farklı gelişim dönemine ayrılır:
birinci sınıf...filozof gibi adamım ben, bu bağlamda saçımı sakalımı da kesmem artık. herkes bana çok saygı duyuyor.
ikinci sınıf...filozof değilim ama felsefeciyim. saçım sakalım da güzel oldu. başkalarına da saygı duyuyorlar, ne tuhaf.
üçüncü sınıf... felsefeci değilim ama biraz felsefe biliyorum. sakalım kaşınıyor. bana duydukları şey gerçekten saygı mı?
dördüncü sınıf...bir bok değilim. saçı sakalı da kesiyorum. kimse beni siklemiyor.
Güzeldir diye umuyorum. Netice itibariyle Bütün bilimler felsefeden doğmuştur. Dünyanın felsefecilere, düşünenlere ve en önemlisi üretenlere ihtiyacı vardır. Yaşam standardınızı sadece teknoloji yükseltmez.
insanların bölümünü öğrendikten sonra ya diye kısa bir suskunluğun oluşma sebebidir, yazık işsiz kalacak bakışlarına maruz kalınan tek bölüm değil ama en çok bunlar acaba ne iş yapacaklar diye düşündükleri bölümdür, soranlara okuduğum bölümü söylemekte tedirginlik yaşatıyorlar artık .