sorgulanmayan hayat yaşamaya değmez der sokrates. bir insan kendi varlığını sorgulamayı, düşünmeyi boş iş olarak görüyorsa, neden yaşadığını bir anlatsın. yaşadığımız sistemlere de yön veren felsefedir.
insanlar felsefe yaparak hayatın yönlendirmelerini sorgulamış, onun kalıcı acılarını ve geçici heveslerini anlamaya çalışmıştır. böylelikle kendi kararlarını verme, hayatı yaşanabilir kılma ve anlayabilme imkanı doğmuştur. hayatı kabullenebilmek, olayların ardına bakabilmek ve yaşanabilir kılmak için felsefe yapılmıştır.
felsefe bir yaşam biçimi olsa gerek, ya da bir tür ayna. baktığımız da kendimizi görebilmemiz gibi. felsefe insanın ta kendisidir.
Felsefe bir aristo'yu, hegel'i öğrenmek değildir....
Varoluşunu sorgularsın, ki sana bir akıl verilmiş. Sadece var oluş değil. Filozof felsefe denilince nedense tanrı tanımaz algısı oluşuyor. Hani ön yargımız yoktu bizim? Kısaca ben felsefe ne işe yarar denince, Bağnazcılık yapmak yerine herhangi bir olayın, durumun, varlığın nedenini niçinini düşünürsün ve kendini inandığın öğretiye göre yetiştirirsin diye anlıyorum.
Ufku geniş insan zaten halk ne diyecek diye düşünseydi, hiç sorgulamazdı. Ama varoluşu zaten sorgulamak oldu. Onu kendine bir araç edinip karşılığında bir şey beklemedi. Amaç edindi ve ahiretteki işine yarayıp yaramayacağı da inandığı tanrısıyla kendisi arasında.
Bir 'anlam' arayışıdır. Platon'un burada bahsettiği aydınlık bana göre; anlamlandırmaktır. Felsefe yapmak için soru sorarız fakat soru sormadan önce bir anlam yüklememiz gerekir. Anlamsız şeyler hakkında soru sorduğumuzda bile ona bir anlam yüklemişizdir. Yani bir şeyi 'anlamsız' görmek de anlam yüklemektir.
Yaşamaya yarar. Felsefenin ilk basamağı düşünmektir; düşünmek de yaşamanın ilk basamağıdır. Düşünmeyen bireyler yaşayamaz. Yaşadım zanneder lakin sadece soluk alıp veriyordur fazlası değil. Hatta düşünmeyen insan çevresine de zarar verir, yaşamamalıdır.
En başında Öğrenmeye,
Düşünme yapabilmeye, yorum getirebilmeye, uzakları hedefleyen gözlere sahip olabilmeye.
Yararlı ve faydasız olanın üzerine düşünebilmeye. Kutsal, kültürel diye Ayırt etmeksizin Sorgulamaya, olgu, inanç, düşünce, davranış ve kanıların kökenine inmeye, üretilmiş değerleri bağlamlarıyla birlikte anlamaya,
Karar alabilme becerisine, korkusuzca eleştirebilmeye ve daha pek çok şeye.
Düşünmek güzeldir. Yanlış bile düşünüyor olmak hiç düşünmemiş olmaktan çok daha iyidir. Iyidir. Belki de yanlışlar insanı doğruya ulaştıracak olan basamaklardır.