Kıyaslamanın oynadıkları bariz futbol farkı yerine milli takıma seçilip seçilmedikleri ile ölçülmüş. Melo en son ne zaman milli takıma seçilmiş acaba. neymiş juvede taraftarla tartışmışmış, orada süper oynuyormuş, süper oynadığı için yılın bidonu seçildi zaten italya'da. La olm insanda acık utanma olur izan olur, fernandesin melodan kötü olduğu tek unsur hayvan taklitçiliğidir.
arda ile messi yi karşılaştıran galatasaray taraftarının bu iki futbolcuyu karşılaştırma cüreti göstermesini normal karşılayalım futboldan nasibini almış arkadaşlarım.
uludağ sözlük ile ekşi sözlük'ü karşılaştırmaya benzer bir v.s.ayiredir. ekşi sözlük tekniktir; uludağ sözlük agressio defansif; birazda şakirt. mevkiler aynı değil zaten. genelde bilimsel karşılaştırmalar aynı koşullar aynı şartlar aynı tip mevkiler için aynı zamanlarda yapılır. geçen sezona bakarsınız kim kaç maç oynamış ve ne yapmış? bu size %50 ye yakın bir bilgi akışı sağlar. tabi her şey bundan ibaret değildir. çok sağlam oyuncular doğru takım arkadaşlarıyla oynatılmadığı için ya da takıma adapte edilemediği ve ya kendi adaptasyonunu sağlayamadığı için verimlilik düşmektedir. transfer sürecinde futbolcuların türkiye'yi seçmelerinin sebebi çoğu zaman yüksek ücret alıp daha az performans sergileyerek günlerini kurtaracaklarını düşünmeleridir. işin açıkçası mevzu bahsi geçen iki futbolcu da %100 performanslarını sahaya yansıtmamaktadırlar. sadece fernandes olumlu yönünü melo'ya göre daha fazla ön plana çıkarmıştır.
entrylere baktığımda gördüğüm bir diğer hata ise kişilik karakteri ile futbol karakteri kıyaslamasının karıştırılmasıdır. böyle bir kıyaslama mümkün değil. birlikte olabilir lakin karşılaştırma yapılamaz. beyninin sol lobunu sağ lobuyla karşılaştırmaya benzer bu. bunlar birlikte olmasına rağmen ayrı ayrı geliştirilecek şeylerdir. mesela ""colin kazım"" eksiklerini tamamlasa ciddi ve kariyerli bir futbolcu olabilir. harry kewell i düşünürsek; adam defans oynadı sol kanat oynadı sağ kanat oynadı bir kaleye geçmedi; ama tebessüm etmeyi unutmadı hiç. kapasitesini biliyordu ve o yaşta o sakatlığına rağmen hem kendisi ekmek yedi hem ekmek yedirmeye çalıştı. aslında futbol kapitalizmin sikerttiği bir oyun olmasıyla sana bir soru soruyor hala torbacılık mı yapmak istiyorsun yoksa bizimle organize mi olacaksın? futbolcu da alışkanlarını bırakıyor ya da bırakmıyor. şimdi futbol karakteri ve kişisel karakter olarak bu iki futbolcudan ne olup olmayacağına bakılacak. muhtemelen melo iyi bir kadorda yer aldığı için kendini kotaracak olabilir. fernandes ise zoru başarmaya çalışacak. mevkileri kıyaslayamadığımız için sadece başarılı ya da değil diyebileceğiz. her şey bundan ibaret.
ne demiş johan cruyff "futbol basit bir oyundur. zor olan basit oynamaktır."
Fernandes'in skip atacağı karşılaştırmadır. Birtakım kişiler madem fernandes iyiydi de beşiktaş'i neden şampiyon yapamadı diyor. Onlara bu takımın galatasaray gibi rahat bir sezon geçirmediğini, haftada 3 maç oynadığını, ekonomik krizle boğuşurken oyuncuların 3 ay para alamadığını, yöneticileri'nın şike davasından içeri girdiğini hatırlatmalı. Bu süreçte öne çıkan en iyi oyuncu fernandes'tir!
Asıl kıyaslanması gereken selçukla fernandestir ki yanına melo'yu alan siker atar. yanına meloyu alan selçuk ise az bi farkla siker atar, yanına meloyu alan fernandes ise selçuk'un açık ara amına koyar.
