faşist bir ülke olarak türkiye

entry11 galeri1
    10.
  1. 9.
  2. "evet faşisttir!

    Tüm kurumlarıyla bugün derinliğine bir iflası yaşayan rejimin kodlarını çözmek için Lozan'a kadar gitmek gerekiyor.

    TC kurulduğu andan itibaren iflas eden bir devlettir. Çünkü zihniyeti, ideolojisi Türkiye'nin sosyal, kültürel, etnik ve mezhepsel gerçeğiyle bağdaşmıyordu. Bu gerçekliklere karşı, bunların tamamen dışında zorlama bir yapılanmaya gidildi. Ve her icraat sonuçları itibarıyla iflası derinleştirdi. Burada sorulacak soru şu: Bu zorlama yapılanma tüm iflaslara rağmen nasıl bugüne kadar gelebildi? Yanıt, halkların üzerinde korku yaratarak... Çünkü bu devlet bir korku devletiydi. Yarattıkları yapay korkuları dolaşıma sokarak iktidar olabileceklerini çok iyi biliyorlardı. iktidarın sahipleri korkunun yetmediğinde sıkıyönetimleri, idamları, katliamları, faili meçhulleri, işkenceleri uygulamaktan çekinmediler. Korku ile halkları teslim alma dönemi bittiğinden bu yana hukuki katakullilerle sistem ömrünü uzatmaya çalışıyor.

    Bugün tüm kurumlarıyla derinliğine bir iflas yaşayan rejimin kodlarını çözmek için Lozan'a kadar gitmek gerekiyor. iktidar, Lozan'da kaybedilen 5 milyon kilometrekare toprağı görmezden gelip bunun bir zafer olduğu yalanını söyleyerek rejimi yalan üzerinde şekillendirdi. Bu yalanı onlarca yalan izledi. Cumhuriyetin cumhuriyetle, laikliğin laiklikle, halkçılığın halkla ilgisi olmadığı halde bunlar topluma benimsetildi. Ulusal egemenlik, köylü efendimizdir, devrimcilik, dört tarafımız düşman, Türk'ün Türk'ten başka dostu yok gibi akla gelebilecek her konuda yalan söylendi. Bu sistemin temelinde yalan önemli bir dayanak haline geldi.

    Bir diğer konu, Lozan'dan önce her seferinde dile getirilen Kürtlere özerklik, kimlik tanımı konusunda verilen sözler unutularak Kürtlerin inkâr edilmesiydi. inkâr isyanları doğurdu. Barışçıl ve demokratik yöntemlerle sorunun çözümü yerine, iç düşman tanımı yapılarak şiddet esas alındı. Halklar arasında kardeşlik, güven duygusu bizzat devlet eliyle yok edildi. Bu nedenle bu sistem iki önemli kavramı çok abarttı. Devleti ve milleti... Bu sistemde devlet kutsal, millet olarak Türklük de en büyük olarak nitelendirilerek kan ve ırka dayalı bir milletçilik geliştirildi. Yalan ve inkârı temel dayanak olarak alan bu sistem ceberut, otoriter, insanlık düşmanı haline geldi. Devleti kutsayan bu zihniyet Mussolini'nin faşist ideolojisine, büyük Türk milleti esprisiyle Nazilere esin kaynağı oldu. Nitekim Mahmut Esat Bozkurt bunu çok net bir şekilde yazar: "Zamanımızın bir Alman tarihçisi, gerek nasyonal sosyalizmin ve gerek faşizmin Mustafa Kemal rejiminin az çok değiştirilmiş birer şeklinden başka bir şey olmadığını söylüyor. Çok doğrudur. Çok doğru bir görüştür" (Mahmut Esat Bozkurt, Atatürk ihtilali, sayfa 137, Altın Kitaplar 1967) Diğer taraftan Hitler de haklı olarak Mustafa Kemal'in ölümü üzerine verdiği demeçte "Mustafa Kemal'in birinci öğrencisi Mussolini, ikincisi benim" (Falih Rıfkı Atay, Çankaya, cilt:1 sayfa 205, 19379) demiştir.

    Meclis'te Onur Öymen Mustafa Kemal'in emriyle yüz bin kadar kişinin katliamına neden olacak bastırma operasyonunu dile getirince CHP'nin Kürtlere olan tarihsel bakışı yeniden tartışılır oldu. AKP ve DTP "artık analar ağlamasın" diyerek gündeme aldıkları barışçıl çözümün konuşulduğu Meclis'te Onur Öymen, Dersim'de analar ağlamadı mı diyerek Kürtlerin demokratik ve insani taleplerini aynı yöntemlerle bastırılması gerektiğini işaret etti. Tepkiler üzerine Öymen, söylediklerinin arkasına durarak, bu isyanı bastırma emrini veren Mustafa Kemal faşist miydi diye sorarak yüce önderlerini öne çıkartıp tartışma konusu yaptı. iyi de yaptı. Artık bundan sonra sistem, rejim ve devlet tartışma konusu olunca Mustafa Kemal ve onun algılama biçimi tartışmaların özünü oluşturacak.

    Sonuç itibariyle, bilindiği gibi Mustafa Kemal'i koruma adı altında bir ceza maddesiyle bu ideolojinin derinliğine eleştirilmesinin engellenmesi söz konusu. Bu ceza maddesi kaldırıldığı takdirde "Mustafa Kemal faşist miydi değil miydi" sorusuna çok net bir yanıt verileceğinden Onur Öymen emin olabilir. Ama şurası kesin ki CHP kurulduğu andan itibaren faşist karaktere sahip bir partidir. Bugün de izledikleri siyasetin ve zihniyetin faşizmden pek bir farkı yoktur"

    mustafa yelkenci

    http://www.taraf.com.tr/haber/evet-fasisttir.htm
    1 ...
  3. 8.
  4. ümit zileli, ergenekon savcılarına gönderilen ve genel kurmay da hazırlandıgı iddia edilen evraklarda ismi ajan olarak geçen, kullanılabilir diyerek ciddi bir karakter tahliline ugratılan, bombacısı ile aynı davada sanık olan gazetenin yazarı varlık.
    0 ...
  5. 7.
  6. 6.
  7. 5.
  8. eğer faşist bir ülke olsaydı, ne ateist, ne komünist ne de pkk lı kalırdı bu sözlükte... başlığı açan arkadaş, rahatça açamazdı başlığı...
    3 ...
  9. 4.
  10. kurdun ve kuzunun sesinin fark edilemediği bir ülkedir aslında.

    (bkz: ordu göreve) bunu diyenler anti-faşist olma mertebesine ulaşırken diğer yandan ordu içerisindeki cuntacıları ifşa edenlerin faşist ilan edildiği bir ülkede; ben hiç bir bok bilmiyorum.
    0 ...
  11. 3.
  12. şimdiye dek gelişen olaylar ve mevcut düzenlemelere bakılırsa tutarlı önerme. öte yandan türkiye rejimi faşizmde öyle bir yol kat etmiştir ki "Türkiye faşist değil" demek "ABD Emperyalist değil" demek ile eş değerde bir hal almıştır. bu daha bir şey değil tabii, asıl faşizmi 30 yıl sonra göreceksiniz, faşizm nasıl olurmuş hep beraber izleriz.
    0 ...
  13. 2.
  14. devlet olup faşist olmamış ülke görmedi dünya. "falanca soykırımı tanımıyorum" diyen bilimadamına hapis cezası kesmek gibi nadir uygulamaları var diye fransa bizden az faşist değildir demek istiyorum. kendimize maletmeleyim bu insanlık tarihi kadar eski fenomeni. ayıp!
    0 ...
  15. 1.
  16. 12.
  17. faşizm in temsilcisi, en iyi bildigi konuyu yazmış, yalnız kndi hastalıklarını, kendi bombacısıyla aynı davada yargılanan bir gazetenin yazarı olarak, başörtülü kızlara bir zamanlar haberlerini sundugu cine5 te sıkmabaşlar yine eylem yaptı türünden hakaret ederek konusan bir kişi olarak dünyayı kendi kendi pislenmiş gözlüklerinden gördügü için bu ergenekon davası ile zincirlerini kıran, dışgüçlere çalışan hainlerini temizleyen ülkesini faşizm e dogru gidiyor diyerek hedef şaşırtıyor kendi smaal beyni ile.

    be adam, daha geçen hafta bu ülkenin, satılmış diye binlerce hakaret ettiginiz başbakanı, sizinle aynı üslüpta israilli bakan tarafından, türk ordusu ile tehdit edildi, sonun menderese benzeyecek dedi. benim başbakanımı benim ordumla tehdit etti israilli bakan, tamda senin gazetenin uslubu ile, senin partinin uslubu ile, senin fikrinle paralel fikirlerini, yargı mensubu oldugunu unutarak konusan yargı mensuplarının dili ile tehdit etti, hani bu başbakan faşisti, hani bu başbakan israile abd ye satılmıştı? senle aynı uslupta benim başbakanımı tehdit ediyor, benim durdugum yerden bakınca, senle israilli bakan aynı noktadasınız, faşistte kim o sanırım belli oluyor artık.

    kendisine sinan çetin in bir kaç gün önce tv8 verdigi bir mülakatta söyledigi cümle ile karşılık veriyorum,
    "sadece türkiye ye has şeyler var mesela, hem solcu hem faşist tipler var bu ülkede, nasıl oluyor anlamak mümkün degil, solcu adam demokrattır, özgürlükçüdür, statükoya karşıdır, nasıl olabilir bu anlamıyorum bu nopktaya nasıl geldik?"
    kendi cevabımı sinan beye buradan vereyim, solculugu sadece din karşıtlıgı olarak algılandıgı için, solcuyum diyor bu güruh, solun sadece bu kısmını alıyor ,kalanı degerlerin hepsi faşizm içeriyor, yoksa mhp ile chp arasında, dini söylemleri elediginizde neden fark kalmıyor? mhp nin sadece sözde olan dindarlıgı, sırf başörtüsünü mecliste çıkarsın, başörtüsü işi bitsin diye meclise soktugu başı kapalı kadın örneklerini net biçimde manzarayı ortaya koyuyor sanırım, benim anlamadıgım alevi kesim, nasıl chp ye oy veriyorlar, bizim şimdi ögrendigimiz gerçekleri onlarda mı yeni ögreniyorlar, yoksa yaptıkları siyasi takiyye mi? kılçdaroglu nasıl chp den milletvekili olur, gerçekleri ögrenince midem karışıyor kılıçdaroglu nu görünce.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük