1921-1933 arasında Irak kralı. 1. Dünya Savaşı sırasında ve sonrasında gelişen Arap milliyetçiliğinin önderlerindendir.
Faysal, 1916-1924 arasında Hicaz'ı yöneten Mekke emiri ve büyük şerifi Hüseyin'in oğluydu.I. Dünya Savaşı, Osmanlı yönetimine tepki duyan birçok Arap önderi için bir başkaldırı fırsatı yaratmıştı.Aralarında bazı Suriyeli Arapların da bulunduğu bu önderler, doğrudan Osmanlı yönetimine bağlı olmadığı için Hüseyin'e önder gözüyle bakıyordu.Faysal, babasının yöneteceği bir Arap ayaklanmasının hangi koşullarla destekleneceği konusunu Arap milliyetçisi gizli örgütlerle görüşmek için 1915'te Şam'a gitti.Faysal'ın, önceden tanımadığı çeşitli gruplarla görüşerek Hüseyin'i bir Arap önderi olarak kabul etmeleri sağlayabilmesi, Arap milliyetçiliğinin doğuşunun belirtisiydi.
Ertesi yıl Arap ayaklanması patlak verdiğinde Osmanlılara karşı sürdürülen askeri hareketta Faysal önemli rol oynadı.Bir Arap birliği Eylül 1918'de Şam'ı işgal etti ve ingilizlerle varılan anlaşma çerçevesinde Faysal Suriye kralı ilan edildi.Buna göre Araplar, ingilizlerin askeri amaçlarını destekleyecek, ingilizler de Suriye'nin büyük bölümünü içine alan bir Arap devletinin kurulmasına yardımcı olacaktı.Ama Faysal barış konferansına katılmak üzere 1919'da Paris'e gittiğinde, Fransızların Lübnan ve Suriye'de bir nüfuz alanı elde etmekte kararlı olduğunu açıkça gördü.Bunun üzerine ödün vermek zorunda olduğunu anlayarak, Lübnan ve Suriye'nin iskenderun'a kadar olan kıyı bölgelerini Fransa'nın işgal etmesine razı oldu.Ocak 1920'de Şam'a döndü.Fransız isteklerine ilişkin haberlerin burada yarattığı şiddetli tepkiyi yatıştıramadı.Fransız askeri gücüne karşı direnmenin yararsızlığını ve Faysal'ın Paris'te karşılaştığı baskıları çoğu Arap önderi anlayamadı.Kısa süre sonra Fransızlar bir bahane bularak Faysal'ın topraklarına saldırıp Şam'ı işgal edince (Temmuz 1920), Faysal ülkesinden ayrılmak zorunda kaldı.Sonunda ingiliz hükümetinin daveti üzerine Londra'ya gitti.
Bu arada ingilizler Irak'ta bir nüfuz alanı oluşturmuşlardı.Karşılaştığı direnişi hafifletmek isteyen ingiltere, Mart 1921'de Faysal'ı Irak'ta ingiliz mandası altında kurulacak yönetimin kralı olarak desteklemeye karar verdi.ingiltere bu hükümetle, ileri bir tarihte bağımsızlık öngören bir antlaşma yapacaktı.Faysal bu planı kabul etti ve Irak'ta çoşkuyla karşılanarak Ağustos 1921'de tahta çıktı.Onun Suriye'de olduğu kadar Irak'ta da yaygın destek görmesi, Bereketli Hilal'in tümünde Araplar arasındaki milliyetçi duyguların canlılığını gösteriyordu.Gerçekte Panarap hareketinin önderi olarak Faysal'ın Irak'ta özgül bir siyasi desteği yoktu.Gücünü, çatışan çeşitli unsurları ılımlı davranmaya yöneltmesinden alıyordu.Bir yandan ateşli Arap milliyetçilerinin güvenini korurken, bir yandan da ingiliz dostluğuna önem veriyordu.Bu nüfuzu sayesinde ingiltere'yle bir dizi antlaşma gerçekleştirerek 1930'da Irak'ın tam bağımsızlığını elde etmesini, 1932'de de Milletler Cemiyeti'ne üye olmasını sağladı.