yeni farkettiğim yazar. şu ana kadar üç tane uzun entrysini okudum. güzel ve akıcı yazıyor. hakaret dolu entry girmeseydi dikkatimi çekmeyecekti halbuki. bu da kısa entarilerin ne kadar etkili olduğunu gösteriyor.**
kimse tarafından okunmaya ihtiyacım yok, yazıyorum, kendimi iyi hissediyorum. sizin yazdığınız o iğrenç kalıpları kullanacağıma, bunlar okundu diye düşünüp aptal orgazmı olacağıma yazdığım uzuuun yazıların orada olduğunu ve onu yazarken hissettiğim güzel duyguları düşünerek keyif alırım.
gece gece klavyesinin tuşlarını zorlayan yazar uzun da yazmıyor aslında pek. her cümleden sonra bir satır boşluk bir satır boşluk sayfa israfı gibin bişi. ama saçmalıyor orası kesin. kusura bakmasın ama benim için trollden farkı yok.
seri bir şekilde 2. abdulhamid'e, necip fazıl'a ve said nursi'ye başlıkları altında ard arda hakaret edip, haksızlık edebilen yazar.. ya cehaletinden ya da zift dolu zihnindeki kininden oluyor bunlar.. yoksa havalar çok güzel burda hala.. kediler yine güzel, çimenler yeşil, köpekler köpek gibi; çakallar salyalarıyla yine.. yoksa 'bir eksiklik var' der, üzülürdüm; her şey yolunda yani..