ancak hali hazırdaki yağmurların haziran sonunda ya da temmuzda olması gerekiyormuş.
dolayısıyla bu kadar sağanak yağmur, toplanan fındıkların kurumadan çürümesine sebebiyet vereceği için çiftçi endişeli.
karadeniz sahilinin türkiye sınırları içerisindeki en güzel ilçesi. adının fatisa isimli bir prensesten aldığı söylentileri vardır.
kötü yönetim yüzünden onca lağım denize akmasına rağmen denizi hala daha berrak ve yüzülesi temizliktedir.
doğuda çaka'nın ince taşlıklarında, batıdaki mavi deniz'in kumsallarında denize girmek enfestir.
1-2 km içeri girildiğinden itibaren, yeşiline de doymak imkansızdır.
insanları sosyetedir, hemen hemen tüm lüks mağzaların burada şubeleri vardır, hayatımın ilk 15 yılı burada geçmiş biricik memleketimdir.
ordunun ilçesidir. ünyeye komşudur. söylenenlere göre ünyelilerle fatsalılar bir yarış içindelermış. birbirlerin daha başarılı daha çalışkan olmak için çabalıyorlarmış ve hızlı büyüyüp nam salmalarının nedeni de buymuş.
orduspor cezası nedeniyle samsunda oynadığı eskişehir maçını kazanmıştı ve bankasyaya çıkmıştı. samsundaki stadı dolduran binlerce orduspor taraftarı kilometrelerce konvoylar eşliğinde ordu'ya dönüyorduk. ünyeye girdiğimizde şehrin muhtelif yerlerinde toplanmış ünyeliler tarafından taş yağmuruna tutulduk onlarca arabanın camları kırıldı, çoluğu çocuğuyla maça giden aileler büyük panik yaşadılar. neyse fatsa'ya girdiğimizde sahil yolunda toplanan yüzlerce fatsalı havai fişekler eşliğinde ordusporun şampiyonluğunu kutluyorlardı. o kadar duygulanmıştım ki gözlerim dolmuştu. sonra içimden dedim terzi fikri'nin memleketi budur işte. şimdi orduspor maçlarına da ciddi anlamda fatsadan gidenlerin olduğunu biliyorum,adam gibi adamıyla, sahiliyle, caddeleriyle tatil köyünü andıran fatsa mutlaka görülmesi gereken bir yer.
annemin güzide memleketi, 7 kuşak istanbul'lu olduğumuzdan köyüm diyebileceğim tek yer. sahilde, her görenin bu nasıl bir kale dediği bir umumi helası vardır.
yağmuru eksik olmayan,
güneşi görebilmek için günlerce beklenilen,
kafanızı çevirdiğiniz hemen hemen her yerde görebileceğiniz fındık bahçeleriyle,
yaz aylarında mısırıyla, kara dutuyla,
kış aylarında pancarıyla, turşusuyla,
şehrinin kimi zaman asi, kimi zaman uysal, ama özünde iyi insanlarıyla,
havasıyla, kokusuyla tam bir karadeniz şehridir. *
iki yıl önce 3 haftamı geçirdiğim, gerçekten bayıcı bir yerdir. Muhtemelen içinde bulunulan mevsimin de bir yer hakkında kişide oluşan fikirler üzerinde büyük bir etkisi vardır ama kış aylarında gerçekten boktan bi yer sıfatının ötesine geçemez. akşamlarınızı meydanda bulunan büyük pastane tarzı cafe de geçirmek en büyük lüksünüz olacaktır. Sahil kenarında bir öğretmen evi vardır. kalınabilecek yer açısından rahatlıkla tercih edilebilir.
bir zamanlar yumruklu yıldız'ın kalesiyken şimdilerde yobazların hüküm sürdüğü karadeniz'in şirin ilçesi.memleketin geneline yansıyan çatışma ortamından fatsa'da eser yokken 4 temmuz 1980 çorum katliamından sonra dönemin başbakanı süleyman demirel''çorum'u bırakın,fatsaya bakın'' demiştir ve 1 hafta sonra fatsa'dan tanklar geçmiş,terzi fikri'nin de aralarında olduğu birçok kişi tutuklanmış,belediye yönetimi dağıtılmış,fatsa karanlığa gömülmüştür.fatsa'daki nokta operasyonundaysa o dönem nazlı ılıcak'ın da yazar olduğu tercüman gazetesi ve dönemin ordu valisi olan ve mhp'li faşistlerin pek sevdiği reşat akkaya başat rolü oynamışlardır.neden fatsa'da bu operasyonun yapıldığına gelince;
1-chp'li belediye başkanı nazmiye komitoğlu'nun ölümünden sonra yapılan 14 ekim 1979 seçimlerinde chp ilçe teşkilatı ve mhp'li faşistlerin binbir tezgahına rağmen fatsa belediye başkanı seçilen fikri sönmez müteahitlerin asfalt inşaatı sebebiyle köstebek yuvasına çevirdiği fatsa sokaklarının temizlenmesi için ''çamura son'' kampanyası başladı.çoğu insanın 25-30 yıla zor temizlenir dediği fatsa sokakları halkın gönüllü katılımıyla 2-3 ay gibi bir sürede temizlendi ve üstüne 5 km.lik yeni bir yol yapıldı.
2-şehirde karaborsacıların,faşistlerin ve daha önce belediyeden çıkar sağlayan üçkağıtçıların etkinliğini bitirerek halkın belediyeye gönüllü katılımını sağladı.
3-ilçede şenlikler yapıldı ve bu şenliklere can yücel gibi sanatçılar da katıldı.
bu düzen çevre il ve ilçelerde yaşayan insanların da ilgisini çekti.kendileri için büyüyen tehlikenin farkına varan devlet güçleri ve faşistler operasyon yapmaya karar verdiler.operasyondan önce chp,ap ve msp fatsa ilçe başkanları bile şu açıklamayı yapmışlardır;
''fatsa'da komünist işgal yoktur.fatsa'da herkes huzur içindedir.durum böyleyken bu huzuru bozmak niye?''.
fakat terzi fikri tutuklanmış ve amasya cezaevi'nde kalırken 4 mayıs 1985 günü kalp krizi geçirerek hayatını kaybetmiştir.
türkiye'de yaşanmaması gereken ilk şehirdir. fatsa karadenizin en gelişmiş şehirlerinden biridir yalanına inanmayın. çünkü gelişmiş şehirde elektrikler her gün 4-5 defa gitmez, en işlek sokakları ve sahili kanalizasyon kokmaz. fakat gelişmiş ilçe fatsa*da bunların hepsi var.
ordu'nun 52,5 olarak tanınan ilçesi*. ordu nüfusunun 5'te 3'ünün alışverişini yaptığı, hinterlandı geniş bir ilçedir. en uzun caddesi reşadiye caddesi'dir. anadolu, anadolu öğretmen ve fen lisesi aynı zamanda meslek yüksekokulu ve deniz ve su bilimleri fakültesi bulunmakta.
yolculuk sırasında içinden geçerken her seferinde tüylerimin diken diken olduğu,duygulandığım karadeniz ilçesi.
şerefsizlik ve şeref kavramı kullanana göre değişir yani görecelidir.
fatsa yı ben terzi fikri ile anıyorum.fatsa deyince aklıma terzi fikri geliyor.ve gurur duyuyorum o ilçeden, hiç sokaklarında gezmemiş olsam da. gurur duyuyorum o dönemde başında yazmasıyla fındıkta sömürüye son diyerek sokaklarda hak arayan fatsalı kadınlarla!öykünüyorum 5 yılda bitirilebilir dedikleri çevre düzenlemesini 5 günde bitiren iradeyle.gurur duyuyorum faizciden hesap soran elindeki senetleri alıp halkı tefeci zulmünden kurtaran cüretkar fatsalı gençlerle.gurur duyuyorum "ben ne yaptımsa halkım için halkımla beraber yaptım" diyen terzi fikri ile.
ve utanıyorum onu anlayamamış, ona en azından teşekkür etmesini bilmeyen hemşehrilerinden!