yurt dışından gelmiş bir ecnebinin yarı türkçe * yarı ingilizce konuşması kadar doğaldır.
elin gavuru azıcık türkçe konuşunda kimse yadırgamıyor da neden fatih terim ingilizce konuşmaya çalışınca garipseniyor.
çok iyi değildir, söz konusu basın toplantısında tuhaf durumlara düşmüştür.ancak hiçbir olan biten terim`in bu memlekete verdiklerinin üstünü örteme.ukalalığına söylenilir durulur, sanki ukalalığı bana yapmaktadır, sertliğini ukalalığını her zaman it kadar değeri olmayan bazı basın mensuplarına göstermiştir, iyi de etmiştir.bir de o basınla inatlaşmasaydı bugün mourinho değil terim konuşulurdu dünya da, bu memleketin insanı zaten seni haketmedi ama ah hocam ah sen de inatlarından hiç vazgeçmedin.
kendisi bana her dinlediğimde ilkokul 4'de başlayan ingilizce eğitimimi hatırlatıyor. gelişigüzel ağzımıza ne gelirse konuşuyorduk o zamanlar ingilizceyi. kimse de dil bilgisi, kelime bilgisi diye bir şey zaten yok. kafalar rahat. konuş babam konuş...
türkiye eski milli teknik direktörünün ingilizcesinin durumu da bu denli içler acısıydı o zamanlar. o iki dakika dünyaya rezil olmaya yetmiş te artmıştı bile.