Burası böyle bir memleket, sen gider kız arkadaşını alırsın okuldan, sarılmana laf ederler, sana laf atan göt, ertesi gün tenhada kızın biriyle anal düzüşür, kız bakireyim ayağı yapar, erkek namusluyum diye gezer, göz görmeyince gönül katlanır kısacası. Ne kadar medeniyetten bahsedilirse bahsedilsin, sen göz önünde olansın dışlanırsın, onlar saman altından su yürüten, namuslu adledilir.
edit: bir de eksileyenler çıkıyor, yeminle şok oluyorum, olm ben de edep/adap biliyorum lan, öyle boynunda fularıyla "kızım seks yapabilir" diyen godoşlardan değilim, sadece insanların birbirlerine sarılmasını absürt görmüyorum ya da bir insanla diğer insanın birbirini sevmesini normal karşılıyorum, olayı kan davasına çevirmiyorum. Kimsenin kişisel hayatına müdahale edip götverenlik yapmıyorum mevzu bundan ibaret . Eksi falan silkimde değil de, ülkeyi belli bir açıdan özetleyen bu yazıyı eksileyenlerin durumu kabullenmeyişi canımı sıkıyor.
not: aşağıdaki sözkonusu olayı yaşamış olan ben değil, bir arkadaşım. sözlüğe taşıyarak kendisine destek olmamı istedi. konu hakkında hassas olan arkadaşlar da bu başlık ile başka platformlarda paylaşabilir.
--spoiler--
21.04.2016 tarihinde, 12.40-13.10 saatleri arasında, istanbul'un fatih ilçesinde, -gizlilikten dolayı ismini veremeyeceğim- bir lisenin önünde gerçekleşen olaydır.
olay, benim lisenin önüne, kız arkadaşımın okul çıkışına gitmemin ardından başlar. beni gördü, gülümsedi, koşarak geldi. ben de sarıldım.
asıl başlangıç tam bu noktada, "34 SPP 21" plakalı yeşil bir fiat'ın sahibi olan, 1.75-1.76 boylarında, sakallı bir arkadaşın "baksana! gidin başka yerde yapın bunları! sizin sevişmenizi mi izleyeceğiz! fatih burası!" gibi söylemleriyle gerçekleşti. kendimi, "yaşanılan yer neresi olursa olsun, bizim yaptığımız, tamamıyla insani bir eylem. herhangi birisine zarar vermez, aksine olumlu katkısı olur." cümlelerini kurarak savundum. söz konusu arkadaşın, bir teyzeye, "sen rahatsız olmuyor musun teyze" demesiyle olay yayılmaya başladı. birisi gelip, "pezevenk!" gibi ithamda bulundu. bir başka esnaf, "anan baban sana ahlak dersi vermedi mi" şeklinde söylemlerle üzerime yürüdü. olaylar gerçekleşirken kendimi, "insan-merkezli bir çağda yaşıyoruz. sizin burada bizim aleyhimizde kullandığınız sözleriniz, ne insan haklarına, ne bir başka insan merkezli sisteme uyar. örneğin, sizin eşiniz çarşaf ile, beşiktaş dolaylarında gezinirken, birisi 'burda böyle giyinilmez' diyerek, karşı çıksa, ne dersin?" şeklinde savundum. sorum üzerine, kavga çıkarıyorum dedi, aracın sahibi. ben de "o hâlde bu noktada da ben haklıyım." diyince, "benim hayat görüşüm böyle" şeklinde cevap verdi. diğer kişi, "anam bacım burda olsa, seni vururdum" dedi. bunlar üzerine, 155'i arayarak olayı anlattım ve bulunduğum konuma bir ekip gönderildi. o sırada kız arkadaşım servise binip, evine gitti.
yaklaşık 15 dakika sonra ekip geldi. ekibe, olayı uzun uzadıya anlattım. gelen cevap, "buranın meşrebi böyle, kaldırmaz. seni darp edebilirlerdi." oldu. aracın sahibi kişi, bir şeyler anlattı ve diğer polis memuru onu onayladı. söz bana geldiğinde, anlatırken birisi ciddiye almayarak, diğeri ise gülerek dinledi. ekibe, "peki ben burada darpedilsem, kim haklı sizce?" gibi bir soru sorduğumda, "ben bilemem. sen burada güzel güzel anlatırsın ama hâkim ne der bilemem" şeklinde cevapladı. ardından, ekipten "bizden beklentin ne?" sorusu geldi. "buraya geldiğimde, bu şekilde ithamlara maruz kalmak istemiyorum. isteğim, bulunduğum kısa süre içerisinde, fiziksel ve sözlü şiddete maruz kalmamak." cevapladım.
buradan desteği alan esnaf ve diğer insanlar, "bir daha buraya gelme! senin kültürün farklı! neresi uygunsa oraya git!" dedi. ben de düşüncelerimi dile getirip olay yerinden uzaklaştım.
bunları bu denli ileri taşımamdaki nedenler;
1) olay kişisel olmaktan çok, toplumsal bir sorun.
2) antalya'da yaşıyorum. buraya 2-3 haftalığına geldim. kız arkadaşımla seyrek görüşüyoruz. o seyrek anlarda da, sarılıyorum.
yaşım 18. biliyorum ki, beni hukukî anlamda haksız göstermek için yapabilecekleri çok şey var. bu yüzden, böyle bir platforma yazdım. doğru ve yanlışı ayırt edebilen, sağduyulu insanların bana destek olmasını istiyorum.
teşekkür ederim.
not 2: 4 sene önce 18 yaşındayken uludağ'da yazar olmuştum. Sizin sizden küçük arkadaşlarınız yok mu? Liseli diye küçümsenip durulmuş. Şahsen pek çok aklı başında sohbet etmekten çok keyif aldığım liseli genç tanıyorum. Bunun bu kadar yadırganmasına anlam veremedim açıkçası.
not 3: olayın gerçekleştiği yer gelenbevi anadolu lisesi'nin önüymüş.
kank alınma ama tepkiler üzerine kurduğun uzun ve oturaklı cümleler bana pek gerçekci gelmedi. içinde bulunduğun durumun ateşiyle daha düzensiz ve direkt sonuca giden kısa cümleler daha gerçekci olurdu. yalnız güzel hikaye.
sana ahkem kesen o araç sahibi ve esnaf fatih deki kerhane gibi kullanılan otellerden bi haber mi yoksa kendileri de nemalandıkları için mi ona ses çıkarmazlar diye düşünürüm.
sonuç evet toplum cahil eğitimsiz ve sadece kendine müslüman.
Bu kadar düzgün cümleler kurarsan bu tip insanların önünde böyle ezik psikolojisine kapilirsan bunu yaparlar,büyük ihtimalle ufak tefek de bişeysin,gözüne kestirmisler ve bu tür olaylar Türkiye de bireysel silahlanmanin gerekliligini gösteriyor.
Kardeş burası türkiye. Burada her şey böyle. Sen sevgiline sarılırsın laf ederler, ahlak bekçisi kesilirler; tecavüze sessiz kalırlar. öyle giyinmeseydi derler. insan öldürülür seslerini çıkarmazlar. Yeri gelir hırsıza, tecavüzcüye bile hak verirler ama sen sevgilini kendi rızasıyla öpersin bunu ahlaksızca bulurlar. Laf ederler, hatta küfrederler.
Bunlar hep cahillikten.