istanbul boğazı'nda kurulan (1985-1988) ikinci boğaz köprüsü. ayakları kavacık ile hisarüstü semtlerine dikilmiştir. çelik kule parçaları japonya'da, çelik halatlar ingiltere'de imal edilmiştir.
boğaziçi köprüsü'nden farkı, gidiş-geliş için üçer değil dörder şeridi olması ve askı halatlarının v şeklinde değil düşey doğrultuda olmasıdır. üzerinde sollama yasağı yoktur ve hızlı gittiğinizde araba hoppidi hoppidi sallanmaz. daha geniş, rahat, ferahfeza bir köprüdür.
birinci köprüden geçmesi yasak olan araçların kullandığı boğazın ikinci gerdanı.az önce geçerken farkettiğim manidar bir isimlendirme ile solundaki viyadüğün ismi molla gürani sağındaki viyadüğün ismi de akşemsettin olan köprümüz.yani ortada fatih sağında kendisine manevi ilimleri öğreten hocası akşemsettin solunda pozitif bilimleri kendisine öğreten hocası molla gürani.
20 haziran 2009 tarihinde başlayan bakım onarım çalışmaları sebebiyle istanbullulara saç baş yolduran lanet köprü. köprüden sabah 1 saatte, akşam 1,5 saatte anca geçebiliyorsun. sizi bize parayla mı verdiler ya her sene ne bakımı? çürük köprü mü yaptınız nedir? insanlara işkence çektirmenin ne manası var? deli olmamak içten değil, evine gidecen gidemiyorsun.
her yıl bayram namazları sırasında bakım yapsalar problem olmazdır köprüsü.
zira bayram namazı esnasında dışarda kimse olmuyor.
he yarım saat yeter mi lan bakım için diyeceksin. hiç deme.
üstünedeki bakım çalışmalarına neden küfredildiğini anlamadığım köprüdür.zamanı gelmiş ve bakılacak bu kadar basit bir olay.buna küfredenler evinin bakımı geldiğinde yaptırmıyorlar mı. ayrıca bundan daha güzel bir zamanda olamaz.okullar tatil olmuş insanlar tatile çıkıyor.kışın yapılsa bundan çok daha kötü durumlara düşerdik.
bu sıralar deprem gerçeği sebebi ile güçlendirme çalısması yapılan köprüdür.
ve bana 100 tl lik ucak biletine + uçağı kacırdıgım için geri dönüş için 13 saatlık karayoluna + karayolunu tercih etmek zorunda kaldıgım ıcın 70 tl lik bilete + ucagı kacırdıgım için işimi kaybetmeme sebep olan köprüdür.
fatih sultan mehmet köprüsü gişelerine doğru giderken yol daralıyor ya... işte o noktaya gelirken hep aynı şeyleri düşünüyorum...
boğaz köprüsü yumurtalık, gişeler koruyucu zar, arabalar sperm... her an bir döllenme oluyor o noktada... spermler koruyucu zardan geçebilmek için birbirini eziyor, hepsi ilk girebilmek için büyük bir yarış içerisinde...
boğaz köprüsü trafiği insanı ne kadar delirtiyor varın siz düşünün. içine girdiğim düşünceye bak arkadaş ya... *