bir sanatçımızdır. şebnem ergür ile evli 2 çocuk babasıdır.
şiir kitabı, türkü ve şarkı albümlerinin yanı sıra resim çalışmaları bulunmaktadır. ayrıca bir dönem tbmm foto muhabirliği de yapmıştır.
unicef, darulacize, depremzedeler vb. yararına bir çok konser vermiştir. ülkemizde 70den fazla kurum ve kuruluştan ödül almıştır. son olarak türk halk müziği ve folklorumuza katkılarından ötürü fırat üniversitesi senetosunca fahri doktora ünvanına layık görülmüş.
herşeye rağmen karısını durdurmasını dilediğimiz sanatçı.
(bkz: şebnem kısaparmak)
kilim i söylediği albüm bizde vardı ben çocukken sesinen korkardım bu adamın, biz dana kadar olduk hala pos bıyığı hiç bir değişme yok bu adamda.bir benzer için *
lakabı türkü baba olan ve bunu hakettiğine inananıldığı için verilen ve kendine has özentisiz ve polemiksiz bir hayat yaşayan ve böle bir hayat yaşadığı içinde bazı insanlar tarafından cekilmeyen ve camurlanma calışması yapılan elazığlı bir sanatçımızdır.rengini belli etmeden sanatını icra etmekdedir.fakat ne kadar belli etmesede sağ kesimin önde gelenlerinden olduğu bilinmekde olan ve ''bu adam benim babam'' dediğinde sigara yakılması gereken ve gözleri yaşlarla dolduran insan oğlu.
sözlükteki yazarların hakkında bilmeden abuk subuk şeyler yazdığı sanatçı. ilk albümünden itibaren her albümünde mutlaka birkaç parçasıyla milliyetçi kesime* göz kırpmış, iyi de yapmıştır. sağ cenahın; acılarını, kavgalarını, aşklarını, özlemlerini dile getirmiş bir sanatçıdır.
en son eşinin kanal 7 miydi neredeydi bilemiyorum yaptığı, son derece domestik bir kadın programına konuk olduğunu gördüğüm, "acaba yakında kendisini poğaça yaparken filan görecek miyiz" diye merak ettiğim türkü baba.
ya neresi türkü baba bu adamın onu da bilmiyorum.
ne zaman görsem hafif çaplı arabesk söylüyor resmen.
özgün müziğin önemli isimlerinden. güzel ve tok bir sesi vardır. ahmet kaya, fethi perilioğlu, mustafa kaya ile birlikte özgün müziğin önemli isimlerindendir. aynı zamanda bence çok karizmatik bir kişidir.
ideolojik olarak kendisine yapılan bütün yakıştırmalara annesi bile dayanamayıp ailece katıldığı bir programda oğlunun yanında "oğlum milliyetçidir" deyip net tavrını koymuştur. fakat benim aklım almıyor milliyetçi bir kişinin sol ideolojilere sahip kişilerin albümlerinde, mekanlarında ne işi olmuştur diye sorası geliyor. sanıyorum ideolojik ve ruhsal olarak tam anlamıyla yolunu bulamadığı için dönüş vs. yapmış olabilir. herkes değişebiliyor sonuçta!.
Dinlediği sanatçıların hayata bakışı ve siyasi görüşünü de inceleyen biri olarak bazı yönlerden sevmesem de müziği ve sesinin çok güzel olduğu bir gerçek.
18 yıllık müzik hayatına, 18 albüm sığdırmış insan.
her sene 1 adet üretmiş nereden baksan. büyük emek.
neyse efendim, kendisi sonsuza kadar adlı yeni bir albüm daha çıkarmış.
sanırım burada şöyle bir bilinç altı mesajı var; ''sonsuza kadar her yıl 1 albüm çıkaracağım.''
fatih kısaparmak'ın sesini severim, kilim şarkısına getirdiği yorumla sevmişimdir aslında kendisini.
ayrıca; ''ideal sanatçı, sanatına idealizm penceresinden bakandır. Çağının tanığı, toplumun sözcüsü olandır. Şan, şöhret, para, mevki, aslında halüsinasyondan ibaret. Bunlar zehirli baldır. Toplumdaki ayrışmalardan rahatsızlık duyuyorum. Yıllarca bizleri birbirimize yapıştıracak sevgi ve sanattan yoksun kaldık'' cümlesini de,
güzel ve aklı başında buldum. ancak gerçekten kendi de bu söylediğini uyguluyor mu acaba diye de düşünmedim değil.
fatih kısaparmak'ın şahsım adına albümsel düşüşü, eşiyle sürekli şiirli parçalar'a imza atmaya başlamasıdır.
ki, eşi şiir okumasa, çok daha iyi olur diye düşünüyorum. hakikaten beni geriyor şiir okuma mod'u.
ağlak bir sesle okunan şiir değil, gerektiği zaman ses tonunda yapılan doğru değişimi hissettiren şekilde okunmuş şiir makbuldür.
neyse efendim, yeni albümü umarım dilediği gibi bir reaksiyon alır.
ancak açıkçası, pek de umutlu değilim bu konuda.
kilim'den bir alıntı ile sonlandıralım entarimizi;
Ben şu gönül dergahında aşkı okudum,
Kilim yare mektubumdur, arzıhalimdir
Her nakışı bir kelime, kalem elimdir
Elin değmedi elime,
ismin dolandı dilime.
Aşkı dokudum kilime,
Anlıyor musun?
Yetinmedim türkü yaktım,
Gayrı bu canımdan bıktım.
Hani senin olacaktım
Dinliyor musun?