fatih çarşamba pazarı

    1.
  1. istanbul'un fatih semtinde, çarşamba günleri kurulan halk pazarıdır bu.
    adı halk pazarıdır ama, fatih halkını canından bezdirmiştir o ayrı.

    öncelikle, bu hayvani pazarı fatihin göbeğine, insanların evlerinin ortasına koyan adamın ben ta a.q.
    ama sırf o pazarı oraya koyanın değil, onu bu kadar genişletenin ve bunca sene onu oradan kaldırmayanın da...

    ulan nasıl bir pazardır ki bu, fatihin hayvanî bir bölümünü trafiğe kapatır, insanları sefil eder.
    bu kodumun pazarı yüzünden, her salı depresyona girmek zorunda mıdır insanlar?
    daha ilkokul çağındayken psikopat yaptı bu orospu pazar beni. o insan kalabalığının arasında yürümeye çalışan 8-9 yaşında bir çozuk hayal edin. her çarşamba günü elimde bir otomatik silah olsun isterdim lan ben. insanları taraya taraya yürümek ve kendime adım atabileceğim bir yer açmak için. küçücük çocuğun düşünmesi mümkün bir şey midir bu? evet kardeşim. bu kodumun pazarı insanı küçükten sayko yapıyor işte.

    salı akşamları kendi arabanı kendi kapının önüne koyamazsın mesela? peki neden? çünkü kodumun yerinde çarşamba sabahı 04.00 dan itibaren pazar kurulmaya başlanır. ibnenin biri gelip senin evinin önünü gasp edecektir. (birçok kişi düşünemez bile böyle bir şeyi, yaşamayan bilmez. bildiğin hakkın gasp ediliyor, ses çıkaramıyorsun. arabanı ya otoparka koyacaksın salı akşamları, ya da gidip tee ebesinin amına bırakacaksın. yani kodumun pazarı yüzünden ya ayda 4 gece otoparka para vereceksin, ya da uzağa bir yere bıraktığın arabanın camlarını patlatsalar ruhun duymayacak.)

    hadi kendi kapının önüne koyamadın, bir alttaki ya da bir yandaki sokağa koy? naaahh...
    iki, üç sokak alta? ıııhhh... o da olmaz. neden mi? çünkü her yer ama her yer pazar.

    -hastaneye yetiştirilmesi gereken bir hastan olsa, ambulans giremez.
    -adam öldürseler, polis otosu giremez.
    -yangın çıksa, itfaiye giremez.
    -gaz kaçağı olsa, igdaş arabası giremez.
    -hadi bunları geçtim; adamı sokağın ortasında domaltıp sikseler, kimsenin haberi bile olmaz o mahşer yeri gibi kalabalığın ortasında.

    çarşamba sabahları en geç 5de uyanırsın o hengâmeden, şangırtıdan. niye mi? pazarcı amcalar tezgahlarını kurmaya çoktan başlamışlardır senin evinin önüne. şangır, şungur demir sesleri, bağrışmalar, ülkenin gidişatına dair yorumlar. hepsi vardır orada.

    sabahın köründe uyandığın gibi, gün boyu da evinde insan gibi oturamazsın. pazarcıların haykırışları, çığırtkanlıkları izin vermez sana.

    sonra diyelim ki ilkokula giden çocuğun var. servis giremez evinin yakınlarına. tutarsın elinden. caddeye kadar götürürsün eşşek gibi.

    misafir gelemez çarşamba günleri. gelse de arabayla gelemez. arabayla gelmese de o labirentin içinde evi bulamaz zaten.

    kimi dükkanlar kepenk kapatmak zorunda kalır çarşamba günleri.

    ama tüm bunlara rağmen, adam gibi bir belediye başkanı gelip de kaldıramaz o pazarı. göt lazımdır çünkü onun için. kaç tane eşkıyayı karşına almaya yetecek büyüklükte bir göt. bilmem kaç bin tane pazarcıya, "kardeşim burada insanların hakları gasp ediliyor, sizi başka bir yere taşıyacağız" diyecek bir göt. ama yok kardeşim. ben daha böyle bir göt görmedim. kim kardashian da bile göremedim o potansiyeli, var sen düşün gerisini.

    bundan sonraki belediye seçimlerinde götüm var diyene oy verecem arkadaş. yetti artık...
    1 ...
  2. 3.
  3. istanbulun en büyük pazarıdır.

    yavaş yavaş kurulmaya başladı...pazar arabaları yavaş yavaş intikal ediyor.
    1 ...
  4. 2.
  5. komşu ilçelerden belediye otobüslerine binen kadınları istila ettiği kocaman bir pazar. içerisinde sadece satıcılar erkek gerisi hep kadın. etrafta bolca dağ gibi kadın iç çamaşırı yığınları var. fiyatı ucuz, çeşidi bol bir kadının istediği herşey var bu pazarda. trafiğin de amına koyuyor felç ediyor.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük